Mektubat-ı Rabbani-Tam Metin Tercümesi-Abdülkadir Akçiçek-Çile Yayınları-1979

308.Mektup

308. Mektup

MEVZUU : Resulullah S.A Efendimizin şu manaya gelen Hadis-i Şerifi üzerinedir:
— «İki kelime var ki dile kolay, mizanda ağır, Rahmana sevimli gelir. Şudur:
— Allah sübhandır ona hamd olsun. Azim Allah sübhandır” (1)

***

NOT : İMAMI RABBANİ Hz. bu mektubu. Mevlâna Feyzullaha yazmıştır.

***

Bilesin ki..

Allah-ü Taâlâ seni irşad eylesin.

Resulûllah S.A. efendimiz şöyle buyurdu:

— «İki kelime vardır ki dile kolay, mizanda ağır. Rahmana sevimli gelir. Şudur:

— Allah sübhandır. ona hamd olsun. Azim sübhandır.» (1) Bu hadis-i şerifte geçen:

— «Dile kolay...»

Cümlesinin ifade ettiği mana şudur: Harfleri azdır..

— «Mizanda ağır, Rahman'a sevimli..»

Olmalarının tevili ise., şudur: Bu cümlenin birinci cüz'ü, Yüce Mukaddes Allah'ın tenzihini ifade eder. Bilhassa onun şanına lâyık olmayan şeylerden.. Onun kibriyasından noksanlık sıfatını, sonradan olma ve zeval damgasını uzaklaştırır..

O cümledeki ikinci kısım ise., şu manayadır: Kemal sıfatını ve cemal şüunatını isbatı ifade eder.. Bu sıfat ve şüunat. ister fezailden olsun: isterse fevazıldan..

Her iki kısımda da, izafetin istiğrak için olması: bütün tenzihlerin ve takdislerin sübutunu ifade eder.. Keza bütün kemalin ve cemalin dahi onun için sübutunu ifade eder.

Birinci cümlede geçen iki kısmın hâsılı şudur:

a) Bütün tenzihatın ve takdisatın Sübhan Allah'a ircaı..

b) Bütün cemal ve kemal sıfatlarının o aziz ve celil zat için isbatı..

İkinci cümledeki iki cüz'ün hâsılı ise., şudur:

a) Bütün tenzihatın ve takdisatın o Yüce Zat'a isbatı..

b) Aynı zamanda onun için azamet ve kibriya isbatı..

Bunda ayrıca şu manaya işaret vardır: Yüce Allah'tan noksan sıftların alınması; ancak, onun büyük azamet ve kibriyası uğrunadıı.

Mana, üstte anlatıldığı gibi olunca., üstte anlatılan iki kelime mizanda ağır, Rahman'a daha sevimli gelir..

Bundan başka, teşbih tevbenin anahtarıdır. Hatta, tevbenin de zübdesidir; hülâsasidır. İşbu manayı, bazı mektuplarda tahkik etmiştim.

Sonra..

Teşbih, günahların mahvine vesiledir. Keza, seyyiatların dahi affına.. Mana böyle olunca., elbette mizanda ağır gelir; hasenat kefesini ağır bastırır. Rahman'a dahi sevimli gelir.. Zira o: Affı sever.

Bir başka mana da şu ki:

Teşbih okuyan kimse. Yüce Mukaddes zatı, şanına lâyık olmayan eylerden tenzih edip kemal ve cemal sıfatını onun için isbat ederse., o Kerim Vehhab o Zat'tan beklenir ki: Tesbih okuyanı, kendisine lâyık olmayan şeylerden temizleyip o hamd eden kimsede dahi kemal sıfatını yarata.. Nitekim, Allah-ü Taâlâ, bir âyet-i kerimede şöyle buyurdu:

— «İhsanın karşılığı, ihsandan başka mıdır?.» (55/60)

Hiç şüphe edilmeye ki: Tekrarı sonunda o iki kelime, seyyiatın mahvi için mizanda ağır gelir. Onların vasıtası ile güzel huylar bulunacağından, Rahman'a dahi sevimlidir..

Vesselam..

***


 

Günün Sözü

"“Allahü Teâlâ’ya, (dâima itaat üzere olup) âsî olmaktan (emir ve nehiylerine muhâlefetten) sakınınız! Çocuklarınızın size güzelce itaat etmelerini arzu ettiğiniz gibi, siz de onlar arasında âdil davranınız.” (Hadîs-i Şerif—Taberânî)"
Telif Hakkı © 2024 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.