Kadınların gözü futbolda, aklı mutfakta!
- Ayrıntılar
- Kategori: Lezzet ve tarz
- Gösterim: 1187
Normal şartlarda futbolu sevmeyen, yaz günlerini “Turkcell Süper Lig hiç başlamasın!” sloganları ile geçiren biri iken Milli Takım’ın ardı ardına gelen başarıları ile birden tüm maçları takip eden, yorumları izleyen futbol fanatiği biri haline geldim.
Her ne kadar futboldan hoşlanmadığımı belirtsem de gerek strateji, gerek takım oyunu gerekse kişisel başarı açısından tüm bu karşılaşmaların hepimiz için derslerle dolu olduğuna inanıyorum.
İşte Milli Takım Teknik Direktörü Fatih Terim’in kendilerini eleştirenlere yönelik inceden “Gecenin en karanlık olduğu an sabaha en yakın andır.” sözleriyle tepkisini belirttiği konuşması her ne kadar pek çok e-posta’da dolaştığı için yazarı artık bilinmiyor olsa da bence çok anlamlı olduğuna inandığım aşağıdaki yazıyı hatırlattı. Günlerden bir gün kurbağa yarışı düzenlenmiş. Hedef yüksek bir kulenin tepesiymiş... Kalabalık onları görmek ve alkışlamak için toplanmış. Yarış başlamış, aslında kimse onların tepeye varacaklarına inanmıyormuş...
Ve şöyle konuşuyorlarmış aralarında:
“Boşuna! Nasıl olsa başaramayacaklar...” Kurbağalar yavaş yavaş cesaretlerini kaybetmeye başlamışlar. Yalnız bir tanesi bütün gücüyle tırmanmaya devam ediyormuş... Ve insanlar konuşmaya devam ediyorlarmış
“Hakikaten yazık! Nasıl olsa tepeye varamayacaklar!”
Ve kurbağalar yenilgiyi kabullenmek zorunda kalmışlar... Bir tanesi hariç! O, bütün koşullara rağmen devam ediyormuş.
Sonuçta, o bir tanesi hariç, hepsi yarışı terk etmişler... O ise kulenin tepesine tek başına çıkabilmiş... Herkes şaşkınlık içinde bunu nasıl başardığını merak etmiş!
İçlerinden bir tanesi ona yaklaşıp bu yarışı nasıl tamamladığını sormuş...
Ve görmüş ki... O sağırmış!
Bize en çok tepki aldığımız zamanlarda bile bildiğimiz doğrulardan şaşmamamız ve azmimizi yitirmemiz gerektiğini, her şeyden kendimizce dersler çıkarabileceğimizi öğrettikleri için tüm oyunculara teşekkür ediyoruz.
Palyaço Külahı (8 kişilik)
16 tane külah için: 12 adet milföy hamuru, 1 litre süt, 6 yemek kaşığı nişasta, 6 yemek kaşığı şeker, 2 poşet krem şanti, 2-3 yemek kaşığı file badem
Süslemek için: Çilek, toz yeşil fıstık, pudra şekeri
Hazırlanması: Milföy hamurlarını merdaneyle incelterek yarım santim kalınlığında şeritler halinde kesin. (Pastane malzemesi satan yerlerde satılan) Koni şeklindeki kalıba bu milföy şeritlerini en alttan başlayarak dolayın (Hafif üst üste binecek şekilde sarılması gerekiyor.) Daha sonra kalıpla birlikte direkt yağlamadan fırın tepsisine koyun. 200 derece fırında hafif kızarana dek pişirin. (Piştikten sonra soğuyana kadar kalıptan çıkarmayın).
Muhallebisi için sütü, şekeri, nişastayı bir kaba alıp karıştırarak kısık ateşte pişirin. Piştikten ve soğuduktan sonra 2 poşet krem şantiyi toz halinde ekleyerek blendırla karıştırın. En son 2 yemek kaşığı file bademi elinizle biraz ufalayarak muhallebiye ekleyin ve kaşıkla karıştırın. Külahları sırayla bardaklara diklemesine koyarak içlerini şanti sıkacağına doldurduğunuz muhallebiyle doldurun. (Dilerseniz içlerine meyve parçacıkları da koyabilirsiniz.) Servis tabağına almadan önce üzerlerine pudra şekeri serpin, içlerine toz fıstık ve çilek parçası koyarak servis tabağına alın. (Tarifin aslı Emine Beder'e ait, biz krema kısmını değiştirdik)
Fransız Ekmekleri (10 adet)
16 tane külah için: 400gr un, 7,5 ml tuz, 5 ml toz şeker, 15 gr yaş maya, 120 ml ılık süt, 175 ml ılık su
Türk ve Amerikan ölçüleri için notlar: 400 gr un= 2+2/3 sb, 7,5 ml tuz= 1,5 tk, 5 ml tş, 1 tk, 15 gr yaş maya, 1 tatlı kaşığı toz maya, 120 ml süt= yarım su bardağından biraz az, 175 ml su= 3/4 su bardağından biraz az.
Hazırlanması: Unu ve tuzu geniş bir kaba eleyin. Üzerlerine toz şekeri eleyin. Ortalarında bir havuz açın. Mayayı sütte eritin ve unun ortasındaki havuza boşaltın. Mayalı sütün üzerine biraz un kapatın. Bunu oda sıcaklığında 15-20 dakika bekletin. (Maya köpürene kadar). -Ben mayanın köpürmesini beklemedim. Suyu ekleyip yumuşak bir hamur yapın. 8-10 dakika yoğurup üzerini yağlanmış bir streçle kapatın.
Oda sıcaklığında 1,5 saat bekletin. Tekrar yoğurup üzerini kapatın ve 5 dakika dinlendirin. Hamuru on parçaya bölün. Her birini iki eliniz yardımıyla yoğurun. Yoğurduktan sonra altta kalacak kısmı bohça yapar gibi büzüp kapatın. Daha sonra bunlara elinizle hafifçe oval şekil verip tepsiye dizin. Üzerlerine hafifçe un serpin. Tekrar üzerine streç kapatıp 30 dakika bekletin. Elinizin serçe parmağınızın ucu ile bileğiniz arasında kalan bölümünü yağlayın. Bu bölümü dikine gelecek şekilde hamurlara bastırın. Tekrar üzerlerini kapatıp 15 dakika daha bekletin.
(Biz aşama 4 ve 5'teki toplam 45 dakikalık bekleme süresini atlayıp önceden ısıtılıp kapatılmış fırında 20 dakika beklettik). Fırını 230C/450F/Gas 8 ayarına getirin. Bir subardağı sıcak su dolu bir rosto kabını fırının alt bölümüne yerleştirin. (Dikdörtgen metal bir kap). Fırın ısınınca ekmek tepsisini yerleştirip 15 dakika pişirin.
zamanus.com