Emanet ve Ehliyet

4) KADININ ERKEĞE KARŞI AVRETİ

 1669 Hz. Aişe (R.anha) validemizden rivayet edilen şu Hadis-i Şerif'te kadının avreti beyan edilmiştir. Hadis-i Şerif şudur: "Hz. Ebu Bekir (ra)'in kızı Esma (R.anha) ince bir elbise ile Resûlullah (sav)'in yanına geldi. Onu görünce Resûl-i Ekrem (sav) yüzünü çevirerek: "Ey Esma!.. Kadın büluğa erdi mi (yüz ve ellerini işaret ederek) şu ve şunun haricinde, vücudunun görünmesi haramdır"(98) buyurdu. Dolayısıyla kadının eli ve yüzü hariç bütün vücudunu örtmesi farzdır. Namaz kılarken ve ihramlı iken; elin ve yüzün açık bırakılması da; bu iki uzvun avret olmadığının delilidir. Dürri'l Muhtar'da: "Genç kadının erkeklerin arasında yüzünü açması men edilir. Fakat bu avret olduğu için değil, fitneden korkulduğu içindir"(99) hükmü zikredilmiştir. Hanefi ve Maliki ûleması; el ve yüzün avret olmadığı hususunda müttefiktir. Şâfii ve Hanbeli fûkahası; kadının erkeğe karşı bütün vücudu avrettir" hükmünü beyan etmişlerdir.(100)

 1670 Bir kadının yabancı bir erkeğe bakması mümkün müdür? sualine cevap arayalım. Herhangi bir meşru ihtiyaç olmadığı süre içerisinde kadının yabancı bir erkeğe bakması câiz değildir.(101) Nitekim Ümmü Seleme (R.anha)'den rivayet edilen şu Hadis-i Şerif, bu konuyu izah etmektedir; hadis şudur: "Hicap Âyet-i Kerîmesi geldikten sonra, Ben ve Meymûne Resûl-i Ekrem (sav)'in yanında oturuyorken, âmâ Hz. İbn-i Mektûm (ra) yanımıza çıkageldi. Bunun üzerine Resûlullah (sav) bize: "Perde arkasına çekilin" dedi. Biz: "Ya Resûlullah, o âmâ değil mi? Bizi ne görür, ne tanır" dedik. Resûlullah (sav): "Siz de âmâ mısınız? Onu görmüyor musunuz?" buyurdu.(102) Burada; Resûl-i Ekrem (sav)'in kadın ve erkeğin aynı mecliste oturmasına izin vermediği görülmektedir. Kadın ve erkeğin, küçük yaştan itibaren bir arada bulunmaları ve serbest ilişki içerisinde yetişmelerinin saldırganlığı azaltacağı yolundaki teorilerin, İslâmi açıdan hiçbir değeri yoktur. Esasen bu teoriye göre ilişkilerin düzenlendiği toplumlarda; hayal edilen hiçbir tavır gerçekleşmemiştir. Zinâ alabildiğine yükselmiş ve nesil emniyeti ortadan kalkmıştır. Resûl-i Ekrem (sav)'in eşi Hz. Sevde (R.anha)'ye hitaben: "Allahû Teâla (cc) ihtiyaçlarınız için evden çıkmanıza izin vermiştir"(103) buyurduğu bilinmektedir. Dolayısıyla ihtiyaç için dışarıya çıkan bir kadının; yabancı erkekleri de, göreceği muhakkaktır. Fûkaha; aynı mecliste karşı karşıya ve kasıtlı olarak bir kadının yabancı erkeğe bakmasının câiz olmadığını, fakat ihtiyaç anında kadının, yabancı bir erkeğe bakabileceğini esas almıştır. Buradaki incelik şudur: Bir kadın; aynı mecliste, kasıtlı olarak bir yabancı erkeğe bakarsa bazı duygulara kapılabilir. Kadın; yaradılış olarak, cinsi açıdan arzusunu beyan edemez, utanır. Erkek ise bu hususta istediğini elde etmek için gayret sarfeder, arzusunu da açıklar!.. Aynı mecliste başbaşa kalmaları ve kasıtlı olarak birbirine bakmaları bu sebeble câiz değildir. Nitekim: "Kim Allah'a ve âhiret gününe iman ediyorsa; yanında mahremi olmayan bir kadınla yalnız kalmasın. Çünkü üçüncüleri şeytandır"(104) Hadis-i Şerifi meselenin mahiyetini kavramamızı kolaylaştırmaktadır.

Günün Sözü

"“Bir adam Allah’ın rızâsını ümit ederek âilesine bir şey harcarsa (geçimini sağlarsa), harcadığı onun için sadakadır.” (Hadîs-i Şerif—Müttefekun aleyh)"
Telif Hakkı © 2024 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.