Karınca ve Kanuni

topkapisarayininickismivs4Kanûnî Sultan Süleyman merhum, Topkapı Sarayı’ nın bahçesindeki ağaçlarda mebzûl miktarda
karınca görülmesi üzerine, kurtulmak için çare araştırır ve ağaçların gövdelerine ve diplerine kireç
tatbik edilirse meselenin çözüleceğini öğrenir.
Fakat ilim ehlinden izin almadan yapmak istemez ve Zenbilli Ali Efendi’ ye meseleyi sorar.

Çok iyi bir şair olan –o kadar ki, bütün Osmanlı Þairleri içinde biri hariç (o biri Zâtî merhûmdur) hepsinden fazla
miktarda gazel sahibidir Kanûnî ve şiirlerinde kullandığı mahlâs Muhibbî’ dir- Sultan suali de vezne
koyar:

Dırahtı ger sarmış olsa karınca
Zarar var mı karıncayı kırınca

Dıraht : Ağaç
Ger : Eğer

Cevap benzer şekilde gelir Zenbilli’ den:

Yarın Hakkın divanına varınca
Süleyman’dan hakkın alır karınca

[“Karıncaları kireç uygulayarak bertaraf edemezsin, buna izin yoktur” tarzında anlamamalı cevabı. Soran
da cevap veren de pekâlâ bilirler ki, bunu yapmak caizdir, izin vardır. Ancak bu vesileyle Þeyhülislâm
Zenbilli Ali Efendi, Padişaha demektedir ki, evet helaldir ammâ, hesâba da çekilirsin; zâten malûm
değil midir ki, helâle hesap var, harama azap!]


Hüseyin Köksal ÇINAR

Telif Hakkı © 2025 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.