Eriyen Gözyaşı

Sahrada çöl çiçeği;
Soluyor seraplara ne bilen var ne gören,
Can verir cân içinde, hayal olur gerçeği,
Nedir bu kum ağını hayat yoluna ören?
Kapılır anafora sahrâda çöl çiçeği...

Uçsuz bucaksız endam;
Uzanır ufuklara ezelden ta ebede,
Ne ayak var ne kanat; ne yol bilir ne yordam,
Döner kendi kendine gönül denen mabede,
Bakmıyor aynalara uçsuz bucaksız endam...

Kapsolur kaktüslere;
Güneşin gözlerinde eriyen kar tanesi,
Dikenler mekan olur dertlenen kaktüslere,
Yeni canlara gebe, külde kalan zerresi,
Eriyen gözyaşları hapsolur kaktüslere...

Sergül Vural
Berceste Dergisi

Telif Hakkı © 2025 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.