Riyazus-Salihin
187) Namazların Fazileti
- Ayrıntılar
- Kategori: Riyazus- Salihin
- Gösterim: 3986
187) Namazların Fazileti
Bu bölümdeki tek ayet ve 5 hadisten; namazın kişiyi tüm kötülüklerden alıkoyduğunu, alınan her abdest ve kılınan her namazla kişinin günahlarının silindiğini namazlar arasında işlenen günahlara namazların keffaret olduğunu büyük günahlardan sakınıldığı sürece beş vakit namazın küçük günahlara keffaret olacağını öğreneceğiz. [1]
“Kitaptan sana vahyedileni oku ve insanlara ulaştır. Namazında dikkatli ve devamlı ol çünkü namaz insanı çirkin işlerden, vahye ve ona teslim olan akla aykırı her türlü şeyden alıkoyar. Allah'ı gündemde tutmak elbette en büyük ibadettir. Allah ne işlerseniz hepsini bilir. (Ankebut: 29/45)
1044. Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken işittiğini söyledi:
– “Ne dersiniz? Birinizin kapısının önünde bir nehir olsa da, o kimse her gün bu nehirde beş defa yıkansa, kirinden bir şey kalır mı?” Sahâbîler:
– O kimsenin kirinden hiçbir şey kalmaz, dediler. Resûl–i Ekrem:
– “Beş vakit namaz işte bunun gibidir. Allah beş vakit namazla günahları silip yok eder” buyurdular.[2]
1045. Câbir radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Beş vakit namazın benzeri, sizden birinizin kapısı önünden akıp giden ve her gün içinde beş defa yıkandığı bol sulu bir ırmak gibidir.”[3]
* Hem ayetlerde Rabbimiz hem de hadislerde peygamberimiz bizlere bazı şeyleri örneklerle açıklamışlardır yukarıdaki iki hadis-i şerifte bu şekilde gelmiştir bizleri büyük günahlardan Ankebut: 29/45 ayeti gereği namaz koruyacaktır namaz kılmamak kişiyi küfre götürecek kadar büyük günahlardandır. (Bak 1078 – 1079 – 1080 numaralı hadisler) Bu bilinçle günde beş vakit namaza devam eden kişinin küçük günahları da kıldığı namazlarla temizlenmiş olur. Müslüman bilerek günah işlemez bilmeyerek işlediği günahlarına da namaz ve abdest keffarettir. [4]
1046. İbni Mes’ûd radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, bir adam bir kadını öptü. Sonra Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e gelip durumu haber verdi. Bunun üzerine: “Gündüzün iki yanında ve gecenin gündüze yakın saatlerinde namaz kıl. Şüphesiz iyilikler kötülükleri giderir” (Hûd: 11/114) anlamındaki âyet nâzil oldu. Adam:
– Bu sadece bana mı mahsus yâ Resûlallah, dedi? Resûl–i Ekrem:
– “Ümmetimin tamamı içindir” buyurdular.[5]
* Bu ve benzeri hadiselerde sahabiler işledikleri bir suçu ve günahı pişmanlık duyarak Rasûlullah’a gelip itiraf ederler cezasını çekmek isterlerdi. Bu husus onların ahirete olan inançlarının bir göstergesiydi bu dünyada işledikleri suçun cezasını çektikleri taktirde ahiretteki cehennem azabından kurtulacakları veya cezanın hafifletileceği inancına sahiplerdi. Rasûlullah’ta önceden bir hüküm gelmişse ona hüküm verir yoksa vahiy gelmesini beklerdi burada da önceden hüküm gelmediği için (Hud: 11/114) ayeti nazil oldu. [6]
1047. Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Büyük günahlardan kaçınıldığı müddetçe, beş vakit namaz ile iki cuma, aralarında işlenen küçük günahlara keffârettir.”[7]
* İbadetleriyle hayatına düzen vermiş olan müminler abdest, namaz v.b. ibadetlerle tüm hayatına da düzen vermiş olurlar günahlardan uzak stres, bunalım, sıkıntı olmayan huzurlu bir hayat sürerler ve gerçek kurtuluşa ermişlerdir. Mü’minun: 23/1-2 ayetlerinde belirtildiği gibi. [8]
1048. Osman İbni Affân radıyallahu anh, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken işittiğini söyledi:
“Bir müslüman, farz namazın vakti geldiğinde güzelce abdest alır, huşû içinde ve rükûunu da tam yaparak namazını kılarsa, büyük günah işlemedikçe, bu namaz önceki günahlarına keffâret olur. Bu her zaman böyledir.”[9]
* Peygamberimiz başka bir hadislerinde “Nasıl namaz kıldığımı görüyorsanız sizde öylece kılınız.” buyurmaktadır. Dolayısıyla tavuğun yem topladığı gibi değil başka şeylerle meşgul olmaksızın huzur ve huşu içerisinde kılınan namaz önceden işlenmiş günahların silinmesine vesile olur. Kalp huşu içerisinde olursa vücut ve azalar da huşu içinde olacağından öncelikle namaza başlamadan kalbi huzursuzluklardan temizlemek, meşguliyetlerinden arındırmak gerekir ki namazımız gerçekten namaz olsun. [10]
[1] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 315.
[2] Buhârî, Mevâkît 6; Müslim, Mesâcid 283. Ayrıca bk. Tirmizî, Emsâl 5; Nesâî, Salât 7; İbni Mâce, İkâmet 193.
[3] Müslim, Mesâcid 284.
430 da geçmişti.
[4] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 315.
[5] Buhârî, Mevâkît 4, Tefsîru sûre (11) 6; Müslim, Tevbe 39. Ayrıca bk. Tirmizî, Tefsîru sûre (11).
[6] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 315.
[7] Müslim, Tahâret 14. Ayrıca bk. Tirmizî, Mevâkît 46; İbni Mâce, İkâmet 79.
Benzeri 130 da geçmişti 1046 – 1150’de tekrar gelecek.