Mektubat-ı Rabbani-Tam Metin Tercümesi-Abdülkadir Akçiçek-Çile Yayınları-1979
195.Mektup
- Ayrıntılar
- Kategori: Mektubat-ı Rabbani
- Gösterim: 4832
195. MEKTUP
MEVZUU : a) Şeriatın tervicine (üstün
tutulmasına) teşvik.,
b) İslâm'ın zaafına üzülmek.
***
NOT : İMAMI RABBANİ Hz. bu mektubu, Sadrı
Cihan'a (Şeyh'ül - İslâm'a) yazmıştır.
***
Allah-ü Taâlâ, size selâmet ihsan eylesin ve
var eylesin..
***
Sultanların ihsanı bütün halka yayıldığından
ötürüdür ki: Sizin sevginiz halkın özüne yerleşmiştir. Bu mana, şu hadis-i
şerifte daha güzel anlatılır:
— «Kalbler, kendilerine ihsan edeni sevmek
üzere yaratılmıştır.»
İşbu mananın bir icabı olarak: Kalbler, kendilerine
iyilik eden tarafına maildirler.. Hem zarurî olaraktan..
Şunda da, hiç şüphe yok ki: Sultanların
ahlâkı ve vaziyetleri, bütün insanlara saridir. Yani: Üstte anlatılan sevgi
bağı vasıtası ile.. Amma, kendilerine gelen ihsanların derecelerine göre..
Bu mana icabı olarak, şöyle buyurulmuştur:
«İnsanlar, meliklerinin dini üzeredir.»
Geçen asırda olan haller, bu kelâmın
doğruluğuna delildir.
Devletler arasında bir inkılab olduğuna,
milletlerin inad suretleri de kırıldığına göre; sadr-ı izamlardan ve ulema-i
kiramdan olan Ehl-i İslâm âlimlerine lâzım olur ki: Bütün himmeti, şeriat-ı
garranın tervicine ve yıkılan Erkân-ı İslâm'ın ayağa kalkmasına sarf edeler..
İlk iş, İslâmi hükümleri yerine getirmektir. Zira, böyle bir şeyin tehirinde
hayır yoktur. Gariplerin kalbleri, bu tehirden ötürü gayet mustariptir. Zira,
geçen asrın güçlükleri, Müslümanların kalblerinde yerleşmiştir. Bunu telâfi
etmeyi kaçırmaktan korkmaktadırlar. Böyle olunca da, Gurbet-i İslâm uzar
gider..
Sünnet-i seniyyenin tervicine sultanlarda bir
şevk yok ise; onların yakınları dahi, bu işte aldırış etmez bir durumda iseler;
bu sayılı günleri yaşamayı bir ganimet sayıyorlarsa., işte o zaman, iş: Ehl-i
İslam fukarasına (ehlûllah'a, dervişlere, Allah yolcularına, hakikî fakat
çaresiz Müslümanlara) cidden zor olacaktır; karanlık olacaktır.
— «Biz Allah içiniz. Allah'a döneceğiz..»
(2/156) Azizlerden biri şöyle bir şiir yazdı:
Yitirseydi Süleyman yitirdiğini ağlardı;
İfritleri, cinleri dahi onunla sızlardı..
Şu da bir başka şiir:
Öyleki musibetim, onlan şayet;
Atsaydım günlere kararırdı gayet..
***
İslâmî âdetler cümlesindendir ki: İslâm
beldelerine kadılar tayin edile.. Böylece, geçen asrın kalma izleri silinip
gide..
Serhend beldesi, İslâm beldelerinin en
büyüklerindendir. Halbuki burada senelerden beri kadı yoktur.
Bu duâ mektubunu size getiren Kadı Yusuf'un
babaları, Serhend yapılalı beri orada kadı olmuşlardır. Kendisi dahi, salâh ve
takva ile güzel bir zattır. Bu işte bir uygunluk görürseniz, bu büyük kadılık
işini kendisine veriniz.
Allah-ü Taâlâ, bizi ve sizi hak şeriat
caddesinde sabit eylesin. O Şeriatın sudur yerine salât, selâm ve tahiyyet..