Âdâb-ı muâşeret
- Ayrıntılar
- Kategori: İnsan ve hayat
- Gösterim: 1205
Efendim, her kim cemiyet içinde yer etmek arzusunda ise, “telefon” telaffuz edilen asrı zaman keşfinin âdâb-ı muâşeretini bilmesi, uygulaması ve bittabi emsal teşkil edecek tele-hasbihaller yapması zaruridir! Şart! İş bu fikriyatın cazibesinden mütevellit, biz de bu okurlarımız için “hatmetmekte” olduğunuz bu tefrikayı kaleme almayı münasip gördük...
Telefon çaldığı vakit, dü lü lü lüüü (ağzımla icra ediyorum) şahsiyet-i cinnet-ül manyak gibi höykürmeyiniz. ‘Kimsiiğn, neeeağ, ne var?’ ile açmayınız. Ümüğü “hıhım” suretiyle temizleyip “alo” yahut “buyurun efendim” deyiniz.
Velev ki, arayan siz iseniz evvela zatınızı takdim edip hal hatır sorunuz. “Falancayı versene, tanımadın mı len? Mıstafaaa, sen misiiin?” muadili lakırdılar etmeyiniz.
Numaraları tane tane, kudretle tuşlamak ve son rakama daha uzunca bir müddette basmak evladır. Ninelerimizden öyle gördük... Bu, kusurlu aramalara, şahsınızın telefon sapığı zannına mani olacaktır. (Hususiyetle seyyar telefonlarda) Aksi halde, “Hayatımcım, nerde kaldın canım yaauvv?” sualinize “Oo gardaş, bura gırşehir” cevabı muhtemeldir.
Beriki cenah sizi görmüyor olsa dahi, muhabbet esnasında duvardaki fosil-ü sivrisinek tırnakla kazınmaz, göbeği kaşımak yakışık almaz. Telefon kordonuyla tesbih çekebilir, zülüflerinizle oynayabilir, tavanı seyre dalabilirsiniz.
Çiçek, kalp, daire, kare muadili mutat motifler çiziktirmek âdetten olmakla beraber, asabiyet halinde motiflerin koyulaşması, kapatmayı müteakip telefonun duvara patlatılması usuldendir...
Refikasıyla, yavuklusuyla hoşbeş eden er kişiye yandan musallat olmak, “yalan söylüyor yengeaa he he” minvalinde tıynet-ül musibetlik yapmak sıklıkla vuku bulan bir münasebetsizliktir.
Telefon nihayetinde bir muhabere aracıdır, “daha nasıl randıman alırım?” deyu beyhude zihin yormayınız! Havadisi aldıktan, meramınızı anlattıktan sonra, sıhhat huzur temennili veda kelamlarını takiben artık telefonu kapatınız.
“Hadi çok kontör girdi”, “su yakmıyor bu” demeye katiyen tevessül etmeyiniz!..
Bahis konusu kaidelere riayet etmek cemiyetin sıhhat ve intizamına binaen elzemdir. Riayet etmeyenler için, “tiz urun kellelerini!” deeermişim, bütün hanedanı gerermişim...
Ninem diyor ki:
Hakkın sillesinin sedası yok. Bir vurursa devası yok...
Halime Gürbüz