Mehmet Emre Fetvalar
Hangi Sularla Abdest Alınabilir?
- Ayrıntılar
- Kategori: Fetvalar
- Gösterim: 6716
257 - Soru: Bir kuyunun başında domuz derisinden yapılmış kova bulunsa başka da vasıta olmasa, bununla alınan sudan abdest alınır mı?
Cevap: Domuz derisi tabaklamakla temiz olamayacağı için, onunla çıkarılan su hiçbir işte kullanılamaz.
258 - Soru: Sıcak su ile abdest almakta bir beis var mıdır?
Cevap: Güneşte ısınmış su ile abdest almakta tenzihi bir kerahet varsa da ocakta ısınmış su ile abdest almakta bir mahzur yoktur.
259 - Soru: Kar ile abdest alınabilir mi?
Cevap: Kar eritilmek suretiyle abdest alınabilir. Fıkıh kitaplarını okuyunuz.
260 - Soru: Herhangi bir su kuyusuna tuvalet pisliği suyu karışıyor. Çok veya az. Bu su ile abdest alınır mı?
Cevap: Pisliğin kokuşu, rengi veya tadından iri suda belirir ve hissedilirse artık onunla abdest alınmaz, gusül yapılamaz, elbise ve beden temizliği yapılamaz.
261 - İbni Nüceym Fetvalarından: "Katran ile kokuşu değişmiş bulunan su ile abdest almak caiz olur" (H.Ec. 1/5) Açıklama: Katran, sıvı halinde bir madde olup, üç vasfı bulunmaktadır: Renk, tad ve koku. Bu üç vasıftan ikisi suda belirtilmedikçe abdest ve gusle mani değildir. Bu fetva, sadece kokunun suda belirmesi ihtimaline göre verilmiş olup, dini bir müsaadeyi aksettirmemektedir. Şayet katranın iki vasfı suda görülecek olursa artık onunla abdest ve gusül yapılamaz.
262 - Behce Fetvalarından: "Su kuyusuna düşerek kurtlanan ciğer müteneccis olmaz" (H.Ec. 1/7)
Açıklama: Ciğerin içinde akıcı bir kan bulunmadığından onun kuyuya düşmesi suyun temizliğini gidermez. Ciğerin kokması ve kurtlanması, yenilmesini engellerse de suyu kirletmiş olmaz. Zaruret halinde, o suyu temizlik işlerinde ve abdest almakta kullanmak caiz olur.
263 - İbni Nüceym Fetvalanndan: "Su içinde, suda yaşayan bir hayvanın ölüsü bulunsa, o su temizdir" (H.Ec. 1/7)
Açıklama: Suda doğup, suda yaşayan bir hayvanın su içinde ölmesi suyu murdar kılmaz.
264 - Behce Fetvalarından: "Ateşte veya havanın sıcaklığı ile eriyen kar suyu ile abdest veya gusül caiz olur" (H.Ec. 1/6)
Açıklama: Yaratıldığı vasıf üzere duran ve Ma-i mutlak" diye ifade edilen su ile abdest alıp gusül yapılır. Su denildiği zaman, ma-i mutlak adı verilen sular akla gelir. Bu isim altında toplanan sular; yağmur ve kar suları, deniz, göl, çay, pınar, kaynak ve kuyu sularıdır. Eriyen karın suyu, abdest ve gusülde kullanılır.
265 - Abdürrahim Fetvalarından: "At pisliği ile karışıp kokusu değişmiş bulunan bir su ile abdest ve gusül caiz olmaz" (H.Ec. c. 1/16)
Açıklama: Katı haldeki pisliğin suyun temizliğine zarar vermesi, üç vasfından birinin; renk, tad ve kokusunun suda görülmesiyle olur. Bu itibarla, fetvada görüldüğü üzere, at fışkısının kokuşu suda belirse onunla ne elbise yıkanabilir, ne de abdest ve gusül yapılır.
266 - Netice Fetvalanndan: "l0x10 (arşın ölçüsünde) olmayan bir kuyuya köpek düşse (kuyu), içindeki kadar su çıkarmakla temiz olur" (H.Ec. 1/5)
Açıklama: Eni on arşın, boyu da on arşın olan bir kuyu veya havuz, "büyük havuz" olarak kabul olunmaktadır. Bu ölçülerden düşük olanlar ise "küçük havuz" adını almaktadır. Küçük havuz durumunda olan bir yere köpek düşünce, suyu kirlenmiş olacağından, kuyudaki suyun tamamını boşaltmak gerekir. Zira, köpeğin salyası necistir.
267 - Abdürrahim Fetvalarından: "Üst tarafı elbise yıkanmakta olan akar suyun bir mil aşağısında su kullanmakta kerahet yoktur" (H.Ec. 1/5)
268 - İbni Hüceym Fetvalarından: "İçmek için yapılmış musluklardan abdest almak caiz olup, havuz içinden (caiz) olmaz" (H.Ec. 1/5)
Açıklama: Yukarıda da belirttiğimiz gibi, 10x10 ölçüsünden düşük olan durgun sular, küçük havuz vasfında olduğu için, oraya el sokmayıp, suyu bir kap ile alıp kullanmak gerekir. Havuz küçük olduğu için, el sokarak abdest alınacak olursa, içerideki su "Ma-i müstamel" haline gelir. Bu sebeple abdest almak caiz olmaz.
269 - Behce Fetvalarından: "Bir kuyuya kullanılmış su gitse (kuyudaki) asıl su ile ma-i müstamelden hangisi fazla ise onunla hüküm olunur" (H.Ec. 1/7)
Açıklama: Kullanılmış bulunan bir suda renk, tad ve koku gibi vasıflar bulunmadığından dolayı, hüküm miktara bağlanmış bulunmaktadır. Temiz su fazla ise, taharetine hüküm verilir ve onunla her türlü temizlik yapılır. Şayet kullanılmış su daha fazla ise, o zaman karışmış bulunan su ile gusül yapılamaz ve abdest alınamaz.