Diyalog Tuzağı

Semavi din kardeşliği mümkün mü?

 

IV. Bölüm
BUGÜNKÜ İNCİLLER


SEMAVİ DİN KARDEŞLİĞİ MÜMKÜN MÜ?

Belediyelerin, Batı’daki kentleri, “Kardeş şehir” ilan etme modası gibi, son yıllarda, bazı sözde din temsilcileri de, “Semavi din kardeşliği” modasını başlattılar. Kardeşliği pekiştirmek için, noellerine, yortularına, cenazelerine katılarak üzüntülerini, sevinçlerini paylaşıyorlar. Akıllarınca, bu dinlere, İslamiyetin vermediği, “Kardeşliği” meşruiyetini sağlamak istiyorlar. Onlar da, “Hak, doğru dinlerdir, bir dinin diğer dine göre, üstünlüğü yoktur” düşüncesini hafızalara yerleştirmek istiyorlar. Yürürlükten kaldırılmış bir din nasıl, geçerli, nasıl meşru olur, bunun üzerinde durmuyorlar. Bu, aslında, 1924 ve1960 Anayasalarının geçerli olduğunu, yürürlükte olan 1982 Anayasasının yanısıra bunların da yürürlükte olduğunu söylemek kadar abes, saçma, zırva bir iddiadır.
Zırva tevil götürmez, fakat bu konuların yabancısı olanların kafalarını karıştırdığı için, bu hafta, yürürlükte olduğunu iddia ettikleri, bugünkü İnciller üzerinde durmak istiyorum. Dinimize göre bugünkü İncillerin durumu nedir?

Kur’an-ı kerime göre, Allahü teâlânın peygamberleri vasıtasıyla insanlara gönderdiği dört büyük kitaptan biri “İncil”dir. İncil, hiç şüphesiz Hazret-i Îsâ’ya indirilen Allahü tealanın kitâbıdır.
Fakat bugün, Hıristiyanların elinde bulunan ve “Evangelium” veya “Bible” adını verdikleri kitapta, eski hakîkî İncil’den kalmış pek az bilgi vardır. Kur’ân-ı kerîm’de Allahü teâlâ, İncil’i hazret-i Îsâ’ya vahyettiğini ve onu peygamber olarak gönderdiğini çeşitli âyetlerde,meâlen şöyle bildirmektedir: “Arkalarından da Meryem oğlu Îsâ’yı gönderdik. Ona İncil’i verdik.” (Âl-i İmrân sûresi: 3), “(Îsâ beşikteyken dile gelip) dedi ki: “Ben, hakîkaten Allah’ın kuluyum! O, bana kitap (İncil) verdi. Beni peygamber yaptı.” (Meryem sûresi: 30).
Biz Müslümanlar, diğer ilâhî kitaplarla beraber hakîki İncil’in de Allahü teâlâ tarafından hazret-i Îsâ’ya gönderilmiş hak bir kitap olduğuna inanırız. Ancak, Hazret-i Îsâ’ya gönderilen İncil, tek kitaptı. İbrâni diliyle yazılmış olan bu hakîkî İncil, bugün mevcut değildir. Bolüs (Pavlos) adındaki bir Yahûdî, Hz.Îsâ’ya inandığını söyleyerek ve Hıristiyanlığı yaymaya çalışıyor görünerek, gökten inen İncil’i yok etti. Daha sonra, dört kişi ortaya çıkıp, on iki Havârî’den işittiklerini yazarak, İncil adında dört kitap meydana geldi. Bolüs’ün yalanları, bunlara da karıştı. Böylece Îsâ aleyhisselâmın hak olan dîni, az zaman sonra Yahûdîler tarafından sinsice değiştirilmiş oldu.
İncil’in hazırlanmasında, Kur’ân-ı kerîm’in yazılmasında gösterilen büyük hassâsiyet gösterilmemiştir. Gerçek İncildeki bilgilere birçok yanlış düşünceler, efsâneler ve hurâfeler eklenmiştir. Aslından uzak dört İncil ortaya çıkmıştır:
1- Meta(veya Matta): Filistinli olan Metâ, Îsâ aleyhisselâm göğe çıkarıldıktan sekiz sene sonra, birinci İncil’i yazmıştır. Bugün mevcûd olan Mattâ İncili, İbrânice nüshanın tercümesidir. Bu tercümeyi yapanın da kim olduğu belli değildir.
2- Luka: Antakyalı olan Luka, Îsâ aleyhisselâmı görmemiş, Îsâ aleyhisselâm göğe çıkarıldıktan sonra, münâfık olan Bolüs tarafından güyâ Hıristiyanlık dînine alınmış ve onun (bozuk) fikirleriyle aşılanarak, Allahü teâlânın kitâbını büsbütün değiştiren bir İncil yazmıştır.
3- Markos: Îsâ aleyhisselâm göğe çıkarıldıktan sonra Îsevî (Hıristiyan) olmuş, İncil ismi ile tercümanı olduğu Petros adındaki havâriden işittiklerini yazmıştır. Havârî değildir.
4- Yuhanna: Îsâ aleyhisselâmın teyzesinin oğlu olup, hazret-i Îsâ’yı birkaç kere görmüştür. Yuhanna’ya âit olduğu iddia edilen bu kitap ona ait değildir, ikinci asırdan sonra aslı meçhul bir şahıs tarafından kaleme alınmıştır.
Bu dört İncil, aynı hususları başka başka anlatan ve insan eliyle yazılmış hikâyelerden ibâret olup, Allah kelâmı değildir ve devamlı olarak değiştirilmektedir. Böyle bir kitaba ilahi kitap, böyle bir kitaba inanan kimselere hak din mensubu, bunlara cennete gidecek diyenlerin ya akıllarından ya da niyetlerinden şüphe etmek lazım!..

Günün Sözü

"“Haksız olarak öldürülen hiçbir kimse yok ki, Âdem (a.s.)’in ilk oğlu (Kâbil) üzerine onun kanından bir (günah) nasîb olmasın. Çünkü o (Kâbil, haksız) öldürme çığrını ilk açandır.” (Hadîs-i Şerif—Müttefekun aleyh)"
Telif Hakkı © 2024 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.