Büyük İslam İlmihali
Namazların Cemaatle Kılınma Şekli
- Ayrıntılar
- Kategori: Bİİ- Namaz Kitabı
- Gösterim: 3458
Cemaatle namaz kılanlar şu şekilde hareket ederler:
1) Cemaatten her biri imama uymayı niyet eder. Kılacak olduğu namaz hangi vaktin ise onu kasdederek: "Niyet ettim bugünkü falan vaktin farz namazını kılmaya, uydum şu imama" şeklinde niyet eder. Sonra imam ellerini kaldırır, aşikâre "Allahu Ekber" diyerek namaza başlar. Ona uyanlar da ellerini kaldırarak gizlice "Allahu Ekber" deyip imamla namaz kılmaya başlarlar. Beraberce namaz kılanların hepsi "Sübhaneke"yi okur, sonra cemaat susar. İmam gizlice "Eûzü Besmele" okur. Sonra kıraata başlayarak namazı kıldırır.
Şöyle ki: İmam sabah, akşam, yatsı namazlarının ilk ikişer rekatlarında ve vitir namazının her üç rekatında Fatiha sûresi ile buna ilâve edeceği âyetleri aşikâre olarak okur, cemaate işittirir. Bütün tekbirleri, tesmi'leri ve selâmları aşikâre yapar. Akşam namazının üçüncü ve yatsı namazının üçüncü ve dördüncü rekatlarında, öğle ve ikindi namazının bütün rekatlarında kıraatı gizli, tekbirleri, tesmi'leri ve selâmları âşikâre yapar.
2) İmam sabah namazının ilk rekatında okuyacağı âyetleri, ikinci rekatta okuyacağı âyetlerden iki kat fazla yapmalıdır. Bu hem bir sünnettir, hem de cemaatın birinci rekata yetişmesine bir sebebdir.
3) İmama uyanlar tekbirleri gizlice alırlar. İmam rükudan kalkarken aşikâre olarak "Semiallahu limen hamideh" ve gizlice "Rabbena ve lekelhamd" deyince [İmam Azam'dan diğer bir rivayete göre, imam "Rabbena ve lekelhamd" demez] , cemaat da gizlice yalnız: "Allahümme Rabbena ve lekelhamd" yahut sadece "Rabbena lekelhamd" der. Sonra rükuda imamla beraber gizlice üç kere "Sübhane Rabbiye'l-Azim" ve secdede de yine üç kere "Sübhane Rabbiye'l-alâ" derler.
4) İmam ile cemaat birinci oturuşlarda Tahiyyatı, ikinci oturuşlarda ise, Tahiyyatı, salâvatları ve Rabbenâ âtina'yı gizlice okurlar. İmam önce sağ tarafa, sonra sol tarafa aşikâre olarak selâm verince, cemaat da ona uyarak birlikte gizlice selâm verir.
İmam aşikâre okuduğu Fatiha'nın sonunda gizlice "Amin" diyeceği gibi, cemaat da gizlice yine "Amin" der.
5) İmam selâm verdikten sonra, müezzin aşikâre olarak: "Allahümme entesselâmu ve minkesselâm. Tebarekte ya zelcelâli vel-ikram," der. Sünnet varsa onu kılar. Sonra Peygamber efendimize salât selâm okunur. Ya müezzin sesli olarak veya imam ile cemaattan her biri gizlice "Ayetü'l-Kürsî"yi okur. Otuz üçer kere "Sübhanallah, Elhamdü lillah, Allahu Ekber" derler. Bu tesbihlerin sayısı parmaklarla hesablanabileceği gibi, tesbih taneleri ile de hesablanabilir. Önemli olan sayıları tam yapmaktır.
6) Yukarıdaki şekilde otuz üçer kere tesbih, tahmid ve tekbirden sonra, müezzin yüksek sesle: "Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerike leh. Lehulmülkü velehulhamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr. Sübhane Rabbiyel aliyyil'alel-vehbab"der.[Anlamı: "Allah'dan başka hak mabud yoktur. O, birdir, O'nun ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamd O'na mahsustur. O her, şeye kadirdir. Çok yüce ve çok bağışlayıcı olan Rabbim, bütün noksanlıklardan münezzehtir.] Bütün cemaat dua edip ellerini yüzlerine sürerler.
Yalnız başlarına namaz kılanlar da bunları okurlar. Bütün bunlar namazların adab ve müstahablarındandır. Bunlara riayet edenler büyük sevab kazanırlar.
7) Yukarıdan beri saydığımız namazların vakitlerinde rükün ve rekatları ile kılınması, Peygamber efendimizden şübhe götürmeyen bir rivayetle sabit olmuş ve zamanımıza kadar geçen yıllarda bütün ümmetin ittifakı ile kararlaşmıştır. Peygamber efendimiz:
"Beni nasıl namaz kılar gördünüz ise, öylece namaz kılın,
diye emretmiştir.
Onun için Peygamber efendimizin kılmış olduğu namazlara aykırı bir namaz, İslâm dininde asla geçerli sayılmaz.