Büyük İslam İlmihali

Şükür Secdesi

Şükür secdesi, bir nimetin kazanılmasından veya bir felâket ve musibetin kalkmasından ve bunların benzeri işlerden dolayı kıbleye yönelerek tekbir alıp secdeye varmak, hamd ile tesbihde bulunup şükrettikten sonra, yine tekbir ile secdeden kalkmaktır. Bu da tilâvet secdesi gibidir. Şükür secdesi müstahabdır. Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) ile ashabın ileri gelenlerinden çokları şükür secdesi yapmışlardır. Peygamber Efendimiz, Ebû Cehil'in başını kesilmiş görünce, beş defa şükür secdesine varmışlardı.

Bir nimetin yüz göstermesi ve bir musibetin kalkması gibi bir sebeb olmaksızın yapılacak şükür secdeleri ne bir sünnettir, ne de mekruhtur. Fakat namaz bittikten sonra bu şekilde secde yapılması mekruhtur. Çünkü bunu da, namazın vaciblerinden veya sünnetlerinden sanacak kimseler bulunabilir. Böyle bir inanca sebebiyet verecek her mübah şey kerahetten uzak kalmaz.

Günün Sözü

"Kabûlünde şüphe etmeden Allah’a duâ ediniz. Biliniz ki Allâhü Teâlâ, gâfil kalbin duâsını kabûl etmez. (Hadîs-i Şerif—Tirmizî)"
Telif Hakkı © 2024 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.