ankebut suresi 36. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69


وَإِلَى مَدْيَنَ أَخَاهُمْ شُعَيْبًا فَقَالَ يَا قَوْمِ اعْبُدُوا اللَّهَ وَارْجُوا الْيَوْمَ الْآخِرَ وَلَا تَعْثَوْا فِي الْأَرْضِ مُفْسِدِينَ

Ve ilâ medyene ehâhum şuayben fe kâle yâ kavmi’budûllâhe vercûl yevmel âhıre ve lâ ta’sev fîl ardı mufsidîn(mufsidîne).


ve ilâ medyene: ve Medyen'e
ehâ-hum: onların kardeşi
şuayben: Şuayb
fe: o zaman
kâle: dedi
: ey
kavmi: kavmim
a'budûllâhe (a'budû allâhe): Allah'a kul olun
vercû (ve ircû): ve dileyin
el yevme el âhıre: ahiret günü (Allah'a ulaşma günü)
ve lâ ta'sev: ve azgınlık etmeyin
fî el ardı: yeryüzünde
mufsidîne: fesat çıkaranlar


Hasan Basri Çantay
«Medyen» e de biraderleri Şuaybı (gönderdik) de dedi ki: «Ey kavmim, Allaha ibâdet edin. Âhiret gününe umud bağlayın. Yer yüzünde fesadcılar olarak bozgunculuk yapmayın».

Ömer Nasuhi Bilmen
Ve Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik). Dedi ki: «Ey kavmim! Allah'a ibadet ediniz, son güne ümitvar olunuz. Ve yeryüzünde müfsitler olarak fesat çıkarmayınız.»

Elmalılı Hamdi Yazır
Medyene de kardeşleri Şuayb'ı, vardı dedi ki: ey kavmim, Allaha ıbadet edin de son güne ümid besleyin; müfsidlikle yeryüzünü berbad etmeyin

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Medyen'e de kardeşleri Şu'ayb'ı (gönderdik); vardı dedi ki: «Ey kavmim, Allah'a ibadet edin de son güne ümit besleyin; bozgunculukla yeryüzünü berbat etmeyin!»

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik ve Şuayb, «Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe ümit bağlayın, yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın!» dedi.

Diyanet İşleri (eski)
Medyen halkına kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. O, 'Ey milletim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut besleyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın' dedi.

Diyanet İşleri
Medyen’e de kardeşleri Şu’ayb’ı peygamber olarak gönderdik. Şu’ayb, “Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. Ahiret gününe ümit besleyin ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın” dedi.

Diyanet Vakfi
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik ve Şuayb: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut bağlayın, yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın! dedi.

Celal Yıldırım
Medyen'e de kardeşleri Şuâyb'ı (uyarıcı peygamber) gönderdik ; «ey kavmim» dedi, «Allah'a tapın, Âhiret gününe (oradaki mutluluğa) umut bağlayın ve sakın yeryüzünde fesâd çıkararak ortalığı karıştırmayın.»

Suat Yıldırım
Medyen halkına da kardeşleri Şuayb’ı gönderdik, onlara dedi ki: "Ey benim halkım! Yalnız Allah’a ibadet edin, âhiret gününü bekleyin ve ülkede fesatçılık yaparak düzeni bozmayın!"

Ali Fikri Yavuz
Medyen’e de kardeşleri Şuayb’i peygamber olarak gönderdik de şöyle dedi: “- Ey kavmim! Allah’a ibadet edin ve ahiret gününe ümid besleyin (sevabını umduğunuz işleri yapın). Yeryüzünde fesadçılar olarak isyan etmeyin.”

İbni Kesir
Medyen halkına da kardeşleri Şuayb'ı: Ey kavmim; Allah'a ibadet edin, ahiret gününe ümid bağlayın ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayım, dedi.

Abdulbaki Gölpınarlı
Ve Medyen'e de kardeşleri Şuayb'i göndermiştik de ey kavmim demişti, kulluk edin Allah'a ve umun âhiret gününü ve yeryüzünde bozgunculuğa çalışmayın.

Adem Uğur
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik ve Şuayb: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut bağlayın, yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın! dedi.

Ali Bulaç
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik) Böylece dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a kulluk edin ve ahiret gününü umud edin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın."

Bekir Sadak
Medyen halkina kardesleri suayb'i gonderdek. O, «Ey milletim! Allah'a kulluk edin, ahiret gunune umut besleyin. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karisiklik cikarmayin» dedi.

Fizilal-il Kuran
Medyenliler'e de kardeşleri Şuayb'ı peygamber olarak gönderdik. Şuayb dedi ki; «Ey soydaşlarım, Allah'a kulluk sununuz, ahiret gününü hiç aklınızdan çıkarmayınız, yeryüzünde kargaşa çıkarıp dirliği bozmayınız.»

Gültekin Onan
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik). Böylece dedi ki: "Ey kavmim, Tanrı'ya kulluk edin ve ahiret gününü umud edin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın."

Muhammed Esed
Medyen (halkına) da kardeşleri Şuayb(ı gönderdik). O, "Ey halkım!" diye seslendi, "(Yalnız) Allah'a kulluk edin, Ahiret Günü'nü bekleyin ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak kötülük işlemeyin!"

Şaban Piriş
Medyen’e de kardeşleri Şuayb’i gönderdik: -Ey kavmim, dedi. Allah’a kulluk edin ve ahiret gününü bekleyin, Yeryüzünde bozgunculuk yapıp, kargaşa çıkarmayın!

Tefhim-ul Kuran
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik). Böylece dedi ki: «Ey kavmim, Allah'a kulluk edin ve ahiret gününü umud edin ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın.»

Ümit Şimşek
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdiğimizde, 'Ey kavmim, Allah'a kulluk edin,' dedi. 'Âhiret gününü bekleyin; fesat çıkarıp da memleketi birbirine katmayın.'

Süleyman Ateş
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'i (gönderdik): "Ey kavmim, dedi, Allah'a kuluk edin, âhiret gününü umun, yeryüzünde karışıklık çıkarıp bozgunculuk yapmayın!"

Yaşar Nuri Öztürk
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. Şöyle dedi: "Ey toplumum, Allah'a kulluk/ibadet edin. Âhiret gününe umut bağlayın. Bozgunculuk yaparak ülkenin huzurunu kaçırmayın."

Edip Yüksel
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı... 'Halkım, ALLAH'a kulluk edin, ahiret gününü arayın ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın,'demişti.