Anne-Babaları Bekleyen Büyük Tehlike: "Evlatkoliklik"

bebek_6Anne-baba olmanın en zor yanlarından biri de, ölümle yaşanacak olan ayrılık gerçeğini kabullenebilmektir. Hiçbir anne-baba yoktur ki, çocuklarının ölümü hakkında konuşurken, “Allah göstermesin!..” diye duâ etmesin. Ve birçok anne-baba, “Ben çocuklarımdan önce öleyim de, onların ölümünü görmeyeyim!..” diye umut eder. Peki neden? Pedagoji bilimi, “ebeveyn bağımlısı” çocuklardan bahsederken, bilinmeyen ve dikkatlerden kaçmış bir başka tehlike daha mı var?

Devamını oku: Anne-Babaları Bekleyen Büyük Tehlike: "Evlatkoliklik"

Anne-Baba Olma Sanatı

 OKUMA SANATI, yazma sanatı, sevme sanatı, iş başarma sanatı, yemek pişirme sanatı, dost kazanma sanatı gibi terkipleri sıklıkla duyuyoruz. Bu yüzdendir ki, garip karşılamıyoruz. Anne-baba olma sanatı tabiri ise, ilk bakışta garipsenebilir. Oysa, ‘sanat’ olmaya en ziyade lâyık meslek, annelik ve babalık mesleğidir.

En ciddi meslek olan anne-babalık, aynen sanatta olduğu gibi, ince ve derin düşünmeyi, sabır ve şefkatle hareket etmeyi gerektirir. Yapılacak en küçük hataların bile bedeli çok büyüktür. Bu yüzden, kişilerin çocuk sahibi olmaları, tek başına, onları anne-baba haline getirmez. Annelik ve babalık, sorumluluk sahibi olmaktır. Çocuk gibi değerli ama aciz bir emaneti omuzlamaktır.

Devamını oku: Anne-Baba Olma Sanatı

'Kuşak Çatışması Olmamalı!' mı?

 Kimi geç kimi erken gelen aile fertleri akşam sofrasına beraber oturamamış olsalar da nihayetinde aynı çatı altında toplanmayı başarmışlardır günün sonunda. Anne mutfakla meşgulken baba televizyonun karşısında, kumanda elinde gün boyu izleyemediği haberleri ya da siyasî meseleleri kanallar arasında gezinerek yakalamaya çalışmaktadır. Ekonomik refahın neticesi olarak çocukların da kendi odalarında kendi televizyonları olduğu için onlar da istediği diziyi/maçı seyredebilmekte, kimisi de gün boyu hiç görüşemediği (!) sınıf arkadaşıyla internet ortamında sohbet etmektedir.

Devamını oku: 'Kuşak Çatışması Olmamalı!' mı?

Kül Kedisi Kaç Numara Ayakkabı Giyer?

 Adamın biri her mehtaplı gecede, alır başını deniz kıyısına gidermiş.

Döndüğünde çevresindekiler ona şu soruyu sorarlarmış:

“Ne gördün?” “Dünya güzeli deniz kızları gördüm, altın saçlarını gümüş taraklarla tarıyorlardı.” dermiş her defasında.

Bir gece yine tek başına deniz kıyısına vardığında, gerçekten dünya güzeli kızları görmüş. Hem de altın saçlarını gümüş taraklarla tarıyorlarmış, hâyâl ettiği gibi.Döndüğünde çevresindekiler yine sormuşlar:

Devamını oku: Kül Kedisi Kaç Numara Ayakkabı Giyer?

Düğün alışverişlerimizi abartıyor muyuz?

 Gençlerin ve ailelerinin “hayırlı iş” niyetiyle çıktıkları evlilik yolunda kimi zaman pek de hayır olmayan pürüzler çıkıyor. Bu pürüzlerin adı abartılı düğün alışverişleri. En büyük tartışmalar kuyumcularda yaşanırken, kına kıyafeti, gelinlik seçimi, mobilya alışverişleri de sıkıntılarda başrolü oynuyor.
“Efendim gençler, tanışmış, konuşmuş, hatta anlaşmışlar. Ailelerinin de onayıyla hayırlı bir yola çıkmışlar. Bize de yolları açık olsun demek düşüyor…”
Bu sözler, bu vatan toprağının kültüründe yetişmiş cümle okurumuzun, bir yerlerden mutlaka tanıdığı, bir şekilde aşina olduğu sözler. Hayat çizgilerini kavuşturmak isteyenler buna yakın hikâyelerle çıkıyorlar yola.

Devamını oku: Düğün alışverişlerimizi abartıyor muyuz?

Dağınık Eve Çeki Düzen Formülü

 Anneler evlerin gönüllü ve ücret almayan, bakıcıları, temizlikçileri, aşçıları, sorun gidericileri, psikologları, öğretmenleri yani kısaca her şeyidirler. Peki öyle mi olmalıdırlar. Bir yere kadar evet.Ama evinizdeki küçük yaramazlar dağınıklıklarını toplama konusunda bile sırtlarını size dayamışlarsa bu işe bir son vermenin zamanı gelmiş demektir. Çocuklarınızın sizin kadar iyi iş yapamayacağı, dağınıklıkları bıçak sırtı gibi düzgün toparlayamayacakları kesin. Ama siz yine de bu işi çok iyi yaptığını düşünmesini sağlayın.

Devamını oku: Dağınık Eve Çeki Düzen Formülü

Bayramlarda "bizimkilere gideceğiz" kavgası artıyor!

Image

Bayramlar, yaz tatilleri, sömestr tatilleri gibi dönemlerde olduğu gibi bazı aileler için stresin arttığı bir dönem oluyor.Karşılıklı oturup plan yapılamadığında, empati kurulmadığında bayramlar gözyaşları ile bitebiliyor. Bayramlardan sonra gelen pek çok e-mail ve telefon, bu konuda daha bir hassas davranılması gerektirdiğini düşündürüyor.

Evlilik terapilerinde de sorunlar dile getirilirken aile çatışmalarında bayram ve tatillerin çatışmaların arttığı önemli zaman dilimlerini oluşturmakta olduğunu görüyoruz.

Devamını oku: Bayramlarda "bizimkilere gideceğiz" kavgası artıyor!

Hayat arkadaşınızı seçerken

 Nasıl biriyle evleneceğinizi merak ediyorsanız söyleyeyim: Büyük bir ihtimalle size benzeyen biriyle; sizin seviyenizde biriyle, demek daha doğru olur herhalde. “O zaman bu yazının nasıl bir yararı olabilir ki?” Bu yazı size eş seçecek değil; öncelikle sizin kendinizi tanımanıza, sizin size benzemenize yardımcı olacak.

Devamını oku: Hayat arkadaşınızı seçerken

İşte erkeklerin de okuyacağı bir yazı

 Hayat Memat yazılarını özellikle ve öncelikle hanımların okuyup eşlerine okuttuklarını tahmin ediyordum ki, karşılaştığım erkek okuyucular büyük oranda tahminimi doğruladılar. Anlaşılan o ki, erkeklerin pazar sabahları işe gitmeyip evde kalmalarının doğurduğu sürprizlerine bir de Hayat Memat okumak ekleniyor. Özellikle erkek okuyucular, hanımlarının (bazen nişanlı ve sözlü de olabiliyor!) lâtif dayatmasıyla okuduklarından mıdır nedir, yazıların kadınlardan yana olduğundan şikayet ediyorlar.

Devamını oku: İşte erkeklerin de okuyacağı bir yazı

Aile İçi İletişimde Aspirin Tavsiyeler

 Adamın biri, her mehtaplı gecede alır başını deniz kıyısına gidermiş. Döndüğünde çevresindekiler ona şu soruyu sorarlarmış:

-Ne gördün?

"Dünya güzeli deniz kızları gördüm! Altın sarısı saçlarını gümüş taraklarla tarıyorlar..." diye cevap verirmiş. Aslında hayalmiş bu.

Devamını oku: Aile İçi İletişimde Aspirin Tavsiyeler

Küsüm, küssün, küsüz

 Bugün birliktesiniz diyerek kıymetini bilemeyebilir ve en ufak bir şeyde kalbini kırabilirsiniz eşinizin. Kusurlarını hoş görüp ciddi küslüklerden uzak durmak, ona güzel sözlerle hitap etmek, beklentilerine kulak vermek ve kıymetini bilebilmek nedense yanımızdayken tüm sevdiklerimize karşı ihmal edebildiğimiz davranışlar arasında. Bu ihmali eşimize yaptığımızda ise sonuç hem bizi hem de ailemizi ilgilendiren boyuta ulaşabiliyor. Zira ilgi, sevgi ve hoşgörüden yoksun bırakılıp kıymeti bilinmeyen eşler zamanla moral bozukluğunu çevresine yansıtabiliyor; bu da aileyi olumsuz etkiliyor.

Devamını oku: Küsüm, küssün, küsüz

Telif Hakkı © 2025 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.