secde suresi 17. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30


فَلَا تَعْلَمُ نَفْسٌ مَّا أُخْفِيَ لَهُم مِّن قُرَّةِ أَعْيُنٍ جَزَاء بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ

Fe lâ ta’lemu nefsun mâ uhfiye lehum min kurreti a’yun(a’yunin), cezâen bi mâ kânû ya’melûn(ya’melûne).


fe lâ ta'lemu: bilmez
nefsun: nefs, kişi
mâ uhfiye: gizli olanı, saklı olanı, neler saklı
lehum: onlar için
min kurreti a'yunin: göz aydınlığından (sevindirici şeylerden)
cezâen: (ceza) karşılık olarak
bi mâ: şeyler sebebiyle
kânû: oldular
ya'melûne: yapıyorlar


Hasan Basri Çantay
Artık onlar için, yapmakda olduklarına bir mükâfat olarak, gözlerin aydın olacağı (nimetlerden) kendilerine neler gizlenmiş bulunduğunu kimse bilmez.

Ömer Nasuhi Bilmen
Onlara yapar oldukları şeylere mükâfaaten gözlerin aydın olacağı şeylerden neler saklanılmış olduğunu artık hiçbir kimse bilmez.

Elmalılı Hamdi Yazır
Şimdi kimse bilemez onlar için gizlenmiş olan gözler sürurunu yaptıkları amellere mükâfat için

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Şimdi kimse, yaptıklarına karşılık onlar için gizlenmiş olan gözler sürurunu (ne gibi sevindirici bir nimet saklandığını) bilemez.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Şimdi hiç kimse kendileri için, yaptıklarına karşılık gözler aydınlığı olacak şeylerden neler gizlenmiş olduğunu bilemez.

Diyanet İşleri (eski)
Yaptıklarına karşılık onlar için saklanan müjdeyi kimse bilmez.

Diyanet İşleri
Hiç kimse, yapmakta olduklarına karşılık olarak, onlar için saklanan göz aydınlıklarını bilemez.

Diyanet Vakfi
Yaptıklarına karşılık olarak, onlar için ne mutluluklar saklandığını hiç kimse bilemez.

Celal Yıldırım
Hiç kimse işledikleri (iyi-yararlı) amellerine karşılık gözlerin aydınlığı olarak nelerin saklandığını bilmez.

Suat Yıldırım
İşte onların dünyada yaptıkları makbul işlere mükâfat olarak gözlerini aydın edecek, gönüllerini ferahlatacak hangi sürprizlerin, hangi nimetlerin saklandığını hiç kimse bilemez.

Ali Fikri Yavuz
Artık (dünyada) işledikleri salih amellere mükâfat olarak kendileri için, göz aydınlığından ne hazırlanıb saklandığını kimse bilmez.

İbni Kesir
Yaptıklarına karşılık olarak onlara gözlerin aydın olacağı, nelerin gizlenmiş bulunduğunu kimse bilmez.

Abdulbaki Gölpınarlı
Hiç kimsecik bilmez onlar için gözleri aydınlatacak ne gizli şeyler var; yaptıklarına karşılık.

Adem Uğur
Yaptıklarına karşılık olarak, onlar için ne mutluluklar saklandığını hiç kimse bilemez.

Ali Bulaç
Artık hiçbir nefis, yaptıklarına karşılık olmak üzere kendileri için gözler aydınlığı olarak nelerin (sayısız nimetlerin) saklandığını bilmez.

Bekir Sadak
Yaptiklarina karsilik onlar icin saklanan mujdeyi kimse bilmez.

Fizilal-il Kuran
Yaptıklarına karşılık olarak, onlar için nice sevindirici ve göz kamaştırıcı nimetlerin saklı olduğunu hiç kimse bilmez.

Gültekin Onan
Artık hiçbir nefs, yaptıklarına karşılık olmak üzere kendileri için gözler aydınlığı olarak nelerin (sayısız nimetlerin) saklandığını bilmez.

Muhammed Esed
(Böyle davranan müminlere gelince,) yaptıklarından dolayı mükafat olarak (öteki dünyada) onları şimdiye dek gizli kalan hangi mutlulukların beklediğini kimse tahayyül edemez.

Şaban Piriş
Yaptıklarına karşılık ödül olarak, onlara göz kamaştıran neler gizlendiğini hiç kimse bilmez.

Tefhim-ul Kuran
Artık hiçbir nefis, yapmakta olduklarına karşılık olmak üzere, kendileri için gözler aydınlığı olarak nelerin (sayısız nimetlerin) saklandığını bilmez.

Ümit Şimşek
Yaptıklarının karşılığında onlar için göz aydınlığı olacak ne ödüller saklandığını hiç kimse bilemez.

Süleyman Ateş
Yaptıklarına karşılık olarak onlar için ne gözler aydınlatıcı (ni'metleri)in saklandığını hiç kimse bilmez!

Yaşar Nuri Öztürk
Hiç kimse, yaptıklarına karşılık onlar için hangi göz aydınlığının saklandığını bilmez.

Edip Yüksel
Yaptıklarının karşılığı olarak kendilerini ne kadar büyük bir neşe ve mutluluk beklediğini hiç kimse bilemez.