İstanbul'un unutulan ustaları

İstanbul'un Ustaları web sitesi ve haritası İstanbul'da yaşayan, eser veren, talebe yetiştiren sanat ve zanaat erbabını sanal ortamda bir araya getirmeyi hedefleyen bir çalışma.

 

www.istanbulunustalari.com portalı, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından hazırlanarak İstanbulluların hizmetine sunulmuş.

Portalda İstanbul’da yaşayan hat, tezhip, minyatür, ebru, kat’ı, kalemişi gibi Klasik İslâm Türk sanatlarının ustaları ile, halıcılık, kilimcilik, yazmacılık, çinicilik, seramik-çömlek yapımcılığı, ahşap işlemeciliği, müzik aletleri yapımcılığı, bebek ve kukla yapımcılığı, taş ve maden işçiliği, bakırcılık, sepetçilik, keçe yapımcılığı, ahşap ve ağaç işçiliği vb. Geleneksel Türk el sanatlarının/zanaatlarının temsilcilerine yer verilmiş.
Projenin amacı “2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Geleneksel Sanatlar Yönetmenliği tarafından gerçekleştirilen İstanbul'un Ustaları Web Sitesi ve Haritası, küçük sanat üretim merkezleri bağlamında var olan önemli bir zenginliği İstanbullulara ve İstanbul'u ziyarete gelenlere tanıtmak ve geleneksel sanatların kent yaşamına katkısını görünür kılmak amacıyla İstanbul'da yaşayan ve üretim yapan geleneksel sanatlar ve el sanatları alanlarındaki ustaların ve atölyelerin envanterinin çıkarılması projesidir. Yüzlerce yıllık bir geçmişe sahip kitap sanatlarından ahşap oymacılığa, sedef kakmadan antika restorasyona kadar İstanbul'da aktif olarak faaliyet gösteren geleneksel sanatlar ustalarından bir kesit tanıtılmaktadır." şeklinde özetlenmiş.
İstanbul’un Ustaları web sitesi orijinal bir fikir; tüm Türkiye'ye örnek olması gereken bir çalışma. İstanbul’da gelenekli sanatlara ya da el sanatlarına yıllarını vermiş ustalar, eserleri ve iletişim bilgileri ile derli toplu bir şekilde bir araya getirilmiş. Web sitesindeki İstanbul haritasında ustaların sanatlarını icra ettikleri mekânlar ve sanat merkezleri, ilçe ve adres bazında gösterilmiş.

İstanbul’un Ustaları çalışması, sanatseverler, gazeteciler, yazarlar, sanat tarihi araştırmacıları, akademisyenler başta olmak üzere hemen herkes için mühim bir rehber mahiyetinde.

image001.20100904092302.jpg

Sülüs levha: Hat Selim Türkoğlu

Projede, ustaların biyografileri ile eserlerinden örnek görsellerin yanı sıra sanata ve estetiğe bakışlarına ve takipçilerine yönelik mesajlarına da yer verilmiş. Böylelikle, onlarca sanatkârların izledikleri çizgiyi/üslubu bir arada görmek mümkün hale gelmiş. Bu noktada sülüs ve nesih hattatı Nurullah Özdem’in biyografisinde yer alan mesaja yer verelim: “Hat, beş yüzyıllık geleneğe ve kültüre sahip bir sanattır. Temeli harf olduğu için harflerdeki estetik ve ölçülü olma unsurlarını gözetmek kaydıyla kavramsal yeniliklere açıktır. Sülüs ve nesih yazılarında Mehmed Şevki Efendi; celi sülüs yazılarında Sami Efendi; muhakkak, reyhani, tevkii ve rık’a yazılarında Şeyh Hamdullah ve makili yazıda Karahisari çalıştığım ekollerdir.”

Yukarıda saydıklarımız, İstanbul’un ustaları sanat portalının olumlu yönleri… Proje hakkında söylenecek/yazılacak başka hususlar da bulunuyor. Evvelemirde, İstanbul’un Ustaları web sitesinin alelacele; “İstanbul Ustaları”nın gerekli envanterlerinin hazırlanıp özenli bir çalışma yapılmadan hayata geçirildiği tesbitinde bulunmamız gerekiyor.

Portalın hat sanatı linkini tıkladığımızda karşımıza hat üstadlarının yanı sıra kaligrafi, minyatür, tezhip ve katı ustaları da geliyor.

İstanbul ustalarının biyografilerinde icazet verdikleri talebelerin isimlerine yer verilmemesi üstad-talebe silsilenin takip edilmesine imkân tanımıyor.

Portalda önemli tashih hataları da var. Nurullah Özdem’in biyografisinde hocasına atıfta bulunulurken Davut Bektaş Hocanın ismi Pektaş şeklinde zikredilmiş.

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Geleneksel Sanatlar Yönetmenliği hat, tezhip, ebru, kat’ı, cilt ve kalemişi sanatçılarının tesbit ve tayininde epey acemice bir tutum sergileyerek, İstanbul’da talebe yetiştiren, Klasik İslâm Türk sanatlarına hizmet eden pek çok üstada; “İstanbul ustaları” arısında yer vermemiş.

Günümüz tezhip sanatının duayenlerinden, Topkapı Sarayı Geleneksel Türk Süsleme Sanatları Kursu hocaları Sevim Kayaoğlu, Mamure Öz, Melek Antel, tezhip ustaları arasında unutulan isimlerin başında geliyor. Melek Antel Hoca’nın talebesinin talebesinin talebesine portalda yer verilerek, kendisinin göz ardı edilmesi, 65 yıllık sanat hayatına yapılan bir hürmetsizlik olarak İstanbul’un orta yerinde duruyor!

Sanat tarihimize “Hat sanatı iğne ile kuyu kazmak; ebru sanatı iğne ile suyu kazmaktır” tabirini kazandıran, ustaların ustası Fuat Başar’a ne hikmetse ne hat ne de ebru bölümünde yer verilmiş! İsmi, “İstanbul” ve “ebru” ile birlikte anılan, dünyanın pek çok ülkesinde icazetli talebeleri bulunan Fuat Başar “Usta”ya, İstanbul’un ustaları projede yer verilmezken, Fuat Hoca’dan icazet almış 10 kadar ebru talebesi “usta” vasfıyla web sitesine dâhil edilmiş.

Türk ebruculuğuna “barut ebrusu”nu armağan eden ebruzen Hikmet Barutçugil’in İstanbul’daki ebru ustaları arasında yer almaması ancak kara mizahla açıklanabilir. İstanbul Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın ilgili yetkililerine, Hikmet Hoca’nın İstanbul’da ikamet ettiğini; Üsküdar’da müze büyüklüğünde İstanbul Ebru Evi: Ebristan ismiyle müsemma atölyesinde ebru sanatına yeni ustalar kazandırdığını hatırlatmakta fayda görüyorum.

image003.20100904092331.jpg

Sülüs istif: Hat A. Erol Dönmez

Cumhuriyet döneminin tartışmasız efsane hattatı olarak kabul edilen Hamid Aytaç Merhum’un en kıdemli talebesi, Reisülhattatin Hasan Çelebi Hoca da hikmetinden sual olunmayacak bir şekilde İstanbul'un hat ustaları arasında kendine yer bulamamış! Bununla birlikte Hasan Çelebi’den icazetli pek çok genç hattatın ismi portalda yer almış. Yine, sülüs yazının şeyhi Hüseyin Kutlu Hoca’nın ismi de İstanbul'un ustaları arasında yer almıyor. Buna mukabil Kutlu Hoca’nın pek çok talebesi ile banisi olduğu Uygulamalı Türk İslam Sanatları Kütüphanesi atölyeler arasında sayılmış.

Talik ve nestalik yazılarını, bu nevi yazıların ana yurdu İran'daki hat sanatkârlarıyla boy ölçüşecek şekilde kamış kaleminden aharlı kâğıdın müşfik yüzüne aktaran, kelâm-ı ilahinin hizmetinde, haftanın dört gününü dört ayrı şehirde; Eskişehir'de Kütahya'da, Bursa'da İzmit'te hat sanatı sevdalılarına vakfeden Hattat Mahmut Şahin de İstanbul'daki ustalar arasında sayılmamış.

35 yılını gerek Topkapı Sarayı Geleneksel Sanatlar Kursu'nda, gerekse özel atölyelerde tezyini sanatlara hasrederek onlarca hoca; yüzlerce talebe yetiştiren, mimar-nakkaş Semih İrteş de “her nasılsa” hem tezhip hem de kalem işi sanatçıları arasında gösterilmemiş. Bununla birlikte, Üsküdar'da Valide-i Atik Külliyesi'nde Semih İrteş Hoca'nın restore ederek İstanbul'a armağan ettiği Nakkaş Tezyini Sanatlar Merkezi, mezkûr portalın atölyeler bölümünde zikredilmiş. Bu keyfiyete ancak şapka çıkartılabilir.

Sedef ve Edirnekâri ustası Şehmur Okur Üstad da İstanbul’un ustaları arasında kendine yer bulamamış. Fatih Camii’nin cümle kapısını, vaiz kürsüsünü, mihrabını restore eden Şehmus Usta’nın da İstanbul’da iş ve hizmet ürettiğini ilgili yetkililere belirtmekte fayda vardır.

İstanbul’un ustaları portalında cilt ustaları sayılırken, hocaların hocası Ali Kunduracoğlu ile Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi cilt bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Kazım Hacımejliç de bir şekilde göz ardı edilmiş.

Unutulanlar listesini uzatmak mümkün… Son olarak mahir bir tezhip ve hat sanatkârı olan Muhammed Mah’ın da unutulan isimler arasında olduğunu belirterek bu mevzua nihayet verelim.

‘İstanbul’un Ustaları’nın envanter çalışmasında 46 kişilik gönüllü ekibini 7 kişilik ilave gönüllü kadrosu koordine etmiş; projeyi de 3 profesyonel çalışan koordine etmiş. Hâsılı 60 kişilik bir ekip çalışması neticesinde ortaya efradını cami a’yarını mani bir eser çıkmamış/çıkamamış.

Eskiler, usul olmadan vusul olmaz demiş. Talebimiz, yazımıza konu olan usul eksiklerinin vakitlice giderilmesidir.

Yukarıda saydıklarımız, Klasik İslâm Türk sanatlarına az-çok aşina olanların bile kolayca fark edeceği ihmal ve eksiklikler. Son cümlemizde Ajans’ın kusurunu eksiklik ve ihmal ile tevil ederek, kasıt tabirini kullanmadık.

İstanbul Ustaları portalı Mayıs 2010’da hizmete girmiş. Geride kalan 4 ayda İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Geleneksel Sanatlar Yönetmenliği çalışanlarına hep olumlu tenkitler gitmiş olacak ki portalı kendi haline terk etmişler.
Web sitesinde yayınlanan İstanbul’un ustalarının eserlerinin altında “Site içerisinde kullanılan tüm görsellerin hakkı saklıdır. İzinsiz kopyalanamaz ve kullanılamaz.” ibaresi mevcut. Ajans, görseller üzerinde hangi hakla “hak” iddia ediyor. Acaba hat sanatı ustalarının biyografilerinde sergilenen tezhipli eserlerle ilgili müzehhiplerden izin alınmış mı? Yahut kendilerine nezaketen “Yüksek müsaadelerinizle çalışmanıza web sitemizde yer vermek istiyoruz” denmiş mi? İzni, nezaketi hak getire! Tahsin Kurt bölümünde yer alan celi talik bir yazının görseline burada yer verdik. Ajans’ın tezhip ve tezhip tasarımı eşime ait olan bu eser üzerinde herhangi bir hakkı bulunmuyor. Eserin tüm hakkı hâlihazırda Tahran’daki evinde sergileyen İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’e ait.

image005.20100904092353.jpg

Celi talik levha: Hat: Tahsin Kurt Tezhip: Özlem Gören

Bundan sonra söylenecek iki şey var: Birincisi portaldaki eksikliklerin ivedilikle tamamlanması. Diğeri Ajans’ın “İstanbul’un Unutulan Ustaları” ismiyle müsemma yeni bir sanat portalı hazırlaması…

İbrahim Ethem Gören/Dünya Bülteni

Telif Hakkı © 2025 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.