وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا كَافَّةً لِّلنَّاسِ بَشِيرًا وَنَذِيرًا وَلَكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ Ve mâ erselnâke illâ kâffeten lin nâsi beşîren ve nezîren ve lâkinne ekseren nâsi lâ ya’lemûn(ya’lemûne).Sureler Anasayfası
Sadakat.Net- Kırık Manalı ve Karşılaştırmalı Meal
sebe suresi 28. Ayet
ve mâ erselnâ-ke : ve seni göndermedik illâ : ancak, den başka kâffeten : bütün, hepsi li en nâsi : insanlar için beşîren : müjdeleyici ve nezîren : ve nezir, uyarıcı ve lâkinne : ve lâkin, fakat eksere : daha çok, çoğu en nâsi : insanlar lâ ya'lemûne : bilmiyorlar Hasan Basri Çantay
(Habîbim) seni (rahmetimizin) müjdeci (si, azabımızın) haberci (si ve) bütün insanların peygamberi olmakdan başka (bir sıfatla) göndermedik. Fakat insanların çoğu (bunu) bilmezler.
Ömer Nasuhi Bilmen
Ve seni, ancak bütün insanlar için bir müjdeleyici ve bir korkutucu olarak gönderdik. Fakat insanların pek çoğu bilmezler.
Elmalılı Hamdi Yazır
Seni de başka değil, ancak bütün insanlara şamil bir risaletle rahmetimizin müjdecisi, azâbımızın habercisi gönderdik ve lâkin insanların ekserisi bilmezler
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Seni de ancak bütün insanları içeren bir elçilikle rahmetimizin müjdecisi, azabımızın habercisi olarak gönderdik, başka değil! Fakat insanların çoğu bilmezler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Biz seni ancak bütün insanlara bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Diyanet İşleri (eski)
Biz seni bütün insanlara ancak müjdeci ve uyarıcı olarak göndermişizdir; fakat insanların çoğu bilmez.
Diyanet İşleri
Biz, seni ancak bütün insanlara müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Diyanet Vakfi
Biz seni bütün insanlara ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bunu bilmezler.
Celal Yıldırım
(Ey Peygamber!) Biz seni bütün insanlara ancak (rahmetin) müjdecisi, (azâbın) uyarıcısı olarak gönderdik. Ama insanların çoğu bilmezler.
Suat Yıldırım
Ey Resûlüm! Biz seni bütün insanlığa rahmetimizin müjdecisi, azabımızın uyarıcısı olarak gönderdik, lâkin insanların ekserisi bunu bilmezler.
Ali Fikri Yavuz
(Ey Rasûlüm), biz, seni ancak bütün insanlara cenneti müjdeleyici, azabı haber verici olarak peygamber gönderdik. Fakat insanların çoğu bilmezler (bunu tasdik etmezler).
İbni Kesir
Biz, seni; ancak bütün insanlara müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik. Ne var ki insanların çoğu bilmezler.
Abdulbaki Gölpınarlı
Ve biz, seni bütün insanlara, ancak müjdeci ve korkutucu olarak gönderdik ve fakat insanların çoğu bilmez.
Adem Uğur
Biz seni bütün insanlara ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bunu bilmezler.
Ali Bulaç
Biz seni ancak bütün insanlara bir müjde verici ve uyarıcı olarak gönderdik. Ancak insanların çoğu bilmiyorlar.
Bekir Sadak
Biz seni butun insanlara ancak mujdeci ve uyarici olarak gondermisizdir; fakat insanlarin cogu bilmez.
Fizilal-il Kuran
Ey Muhammed, biz seni bütün insanlara müjde verici ve uyarıcı olarak gönderdik. Fakat insanların çoğu bunu bilmiyorlar.
Gültekin Onan
Biz seni ancak bütün insanlara bir müjde verici ve uyarıcı olarak gönderdik. Ancak insanların çoğu bilmiyorlar.
Muhammed Esed
(Ey Muhammed, sana gelince,) Biz seni insanlığa ancak bir müjdeci ve uyarıcı olman için gönderdik; fakat insanların çoğu (bunu) anlamazlar,
Şaban Piriş
Biz seni bütün insanlara, ancak bir müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik. Fakat, onların çoğu bilmiyor.
Tefhim-ul Kuran
Biz seni ancak bütün insanlara bir müjde verici ve uyarıcı, korkutucu olarak gönderdik. Ancak insanların çoğu bilmiyorlar.
Ümit Şimşek
Biz seni bütün insanlara bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik. Fakat insanların çoğu bunu bilmiyor.
Süleyman Ateş
Biz seni ancak bütün insanlara müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bilmezler.
Yaşar Nuri Öztürk
Biz seni, bütün insanlara bir müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik, başka değil! Ama insanların çokları bilmiyorlar.
Edip Yüksel
Biz seni tüm halka bir müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik. Ancak halkın çoğu bilmez.