maide suresi 108. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120


ذَلِكَ أَدْنَى أَن يَأْتُواْ بِالشَّهَادَةِ عَلَى وَجْهِهَا أَوْ يَخَافُواْ أَن تُرَدَّ أَيْمَانٌ بَعْدَ أَيْمَانِهِمْ وَاتَّقُوا اللّهَ وَاسْمَعُواْ وَاللّهُ لاَ يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِقِينَ

Zâlike ednâ en ye’tû biş şehâdeti alâ vechihâ ev yehâfûen turadde eymânun ba’de eymânihim vettekûllâhe vesmeû vallâhu lâ yehdil kavmel fâsikîn(fâsikîne).


zâlike ednâ: bu en yakın, en iyi, daha iyi
en ye'tû: gelmek, gelmesi
bi eş şehâdeti: şehâdet ile
alâ vechi-hâ: onunla yüzyüze
ev yehâfû: veya korkmaları
en turadde: reddedilmek
eymânun: yeminler
ba'de eymâni-him: onların yeminlerinden sonra
ve ittekû allâhe: ve Allâh'a (cc.) karşı takvâ sahibi olun
ve ismeû: ve dinleyin, işitin!
ve allâhu: ve Allâh'a (cc.)
lâ yehdî: hidâyete erdirmez
el kavme: kavim, topluluk
el fâsikîne: fâsıklar


Hasan Basri Çantay
(Yemînin mirasçılara reddi hakkındaki) bu (huküm) şahidliği (üstünüze aldığınız) vech ile (dosdoğru) îfâ etmelerine, yahud yeminlerinden sonra yeminlerin (mirasçılara tevcih ve) reddedileceğinden korkmalarına daha yakındır. Allahdan korkun, (emirlerini) dinleyin. Allah, faasıklar güruhunu muvaffak etmez.

Ömer Nasuhi Bilmen
Bu veçhile şehâdet, şehâdeti layık-ı veçhile eda etmelerine veya yeminlerinden sonra yeminlerinin reddedilmesinden korkmalarına en yakın bir çaredir. Allah Teâlâ'dan korkunuz ve dinleyiniz. Allah Teâlâ fâsıklar gürûhunu hidâyete erdirmez.

Elmalılı Hamdi Yazır
bu işte şehadeti olduğu gibi eda etmelerine veya yeminlerinden sonra yeminlerinin reddedilmesinden korkmalarına en yakın bir çaredir, Allahdan korkun ve eyi dinleyin, çünkü Allah fasıklar güruhunu doğru yola çıkarmaz

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
İşte bu, şahitliği gerektiği gibi yapmalarına veya yeminlerinden sonra, yeminlerinin kabul edilmemesinden korkmalarına en yakın bir çaredir. Allah'tan korkun ve söyleneni iyi dinleyin! Çünkü Allah fasıklar topluluğunu doğru yola çıkarmaz.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
İşte bu, şahitliklerini gerektiği gibi yapmaları, yahut yeminlerinden sonra yeminlerinin kabul edilmemesinden korkmaları için en iyi yoldur. Allah'tan korkun ve emirlerini dinleyin. Allah, doğru yoldan çıkan bir topluluğu hidayete erdirmez.

Diyanet İşleri (eski)
Bu, şahidliği gerektiği gibi yapmalarını veya yeminlerinden sonra yeminlerin kabul edilmemesinden korkmalarını daha iyi sağlar. Allah'tan sakının, dinleyin. Allah fasık kimselere yol göstermez.

Diyanet İşleri
Bu (usul), şahitliği lâyıkıyla yerine getirmeleri ve yeminlerinden sonra başka yeminlere başvurulacağından endişe etmelerini sağlamak için en uygun çaredir. Allah’a karşı gelmekten sakının ve dinleyin. Allah, fasık toplumu doğruya iletmez.

Diyanet Vakfi
Bu (usul), şahitliği gerektiği şekilde yapmaya, yahut yeminlerinden sonra, yeminlerin (mirasçılar tarafından) reddedilmesinden korkmalarına (çekinmelerine çare olarak) daha uygundur. Allah'tan korkun ve (O'nu) dinleyin. Allah, yoldan çıkmışlar topluluğuna rehberlik etmez.

Celal Yıldırım
Bu, şâhidliği yerine getirmelerine veya yeminlerinden sonra yeminlerinin reddolunmasından korkmalarına daha yakın (bir çare)dir. Allah'tan korkup (şahitliği yerine getirmemekten) sakının ve (iyice) dinleyin. Allah, ilâhî sınırları aşıp günah işleyenleri sevmez.

Suat Yıldırım
Bu usul, şahitliği tam gerektiği şekilde yapmaları, yahut yeminlerinden sonra başka şahitlerin şahitliklerine başvurma sonucunda, yalan söylediklerinin ortaya çıkması sebebiyle, yeminlerinin reddedileceğinden korkmalarını sağlama bakımından en uygun çaredir. Allah’a karşı gelmekten sakının ve Allah’ın hükmünü dinleyip itaat edin. Allah, din yolundan çıkan fasıklar gürûhunu, emellerine kavuşturmaz.

Ali Fikri Yavuz
Bu yeminin mirasçılara bırakılması, şahitliği, olduğu gibi yerine getirmelerine veya yaptıkları yeminden sonra yeminlerinin reddedilmesinden korkmalarına en yakın bir çaredir. Allah’dan korkun ve emirlerini dinleyin. Çünkü Allah, fasıklar (ilâhi emirleri çiğniyenler) topluluğunu selâmet yoluna çıkarmaz.

İbni Kesir
Bu, şehadeti gereği gibi yapmalarına veya yeminden sonra yeminlerinin reddedileceğinden korkmalarına daha yakındır. Allah'tan korkun ve dinleyin. Allah fasıklar güruhunu hidayete erdirmez.

Abdulbaki Gölpınarlı
Bu, hakkıyla tanıklık etmelerini, yahut yeminden sonra tanıklıklarının, yeminlerinin reddedilmesinden korkmamalarını sağlamaya daha yakındır. Ve çekinin Allah'tan ve dinleyin. Allah kötülükte, taşkınlıkta bulunan kavmi doğru yola sevk etmez.

Adem Uğur
Bu (usul), şahitliği gerektiği şekilde yapmaya, yahut yeminlerinden sonra, yeminlerin (mirasçılar tarafından) reddedilmesinden korkmalarına (çekinmelerine çare olarak) daha uygundur. Allah'tan korkun ve (O'nu) dinleyin. Allah, yoldan çıkmışlar topluluğuna rehberlik etmez.

Ali Bulaç
Bu, gerektiği gibi şahidliği yapmalarına veya yeminlerinden sonra yeminlerin reddedilmesinden korkmalarına daha yakındır. Allah'tan korkup sakının ve dinleyin. Allah, fasıklar topluluğunu hidayete erdirmez.

Bekir Sadak
Bu, sahidligi gerektigi gibi yapmalarini veya yeminlerinden sonra yeminlerin kabul edilmemesinden korkmalarini daha iyi saglar. Allah'tan sakinin, dinleyin. Allah fasik kimselere yol gostermez. *

Fizilal-il Kuran
Bu, şahidliği gerektiği gibi yapmalarını veya yeminlerinden sonra yeminlerin kabul edilmemesinden korkmalarını daha iyi sağlar. Allah’dan korkun ve iyi dinleyin. Allah fasık kimselere yol göstermez.

Gültekin Onan
Bu, gerektiği gibi şahidliği yapmalarına veya yeminlerinden sonra yeminlerin reddedilmesinden korkmalarına daha yakındır. Tanrı'dan korkup sakının ve dinleyin. Tanrı, fasıklar kavmini hidayete erdirmez.

Muhammed Esed
Böylece insanların hakikat gereğince şahitlik yapmaları mümkün olur; yoksa onlar, yeminlerinin başkalarının yeminleri ile tekzip edileceği korkusuna kapılacaklardır. Öyleyse Allaha karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun ve (Ona) kulak verin: Zira Allah sapkın bir halka doğru yolu göstermez.

Şaban Piriş
Bu, (hüküm) şahitliği doğru bir şekilde ifa etmeleri ya da yeminlerinden sonra yeminlerinin kabul edilmemesinden korkmalarını daha iyi sağlar. Allah’tan korkun ve dinleyin. Allah, fasık topluma yol göstermez.

Tefhim-ul Kuran
Bu, gerektiği gibi şahidliği yapmalarına veya yeminlerinden sonra yeminlerin reddedilmesinden korkmalarına daha yakındır. Allah'tan korkup sakının ve dinleyin. Allah, fasıklar topluluğunu hidayete erdirmez.

Ümit Şimşek
Bu usul, onların şahitliği hakkıyla yapmaları veya kendi yeminlerinden sonra başkalarının yeminlerine başvurulacağından korkmaları için daha uygundur. Allah'tan korkun ve kulak verin. Çünkü Allah fasıklar güruhuna yol göstermez.

Süleyman Ateş
Şâhidliği gereği gibi yapmalarına, yâhut yemin(etme)lerinden sonra yeminlerin(in) reddedilmesinden korkmalarına en uygun olan budur. Allah'tan korkun ve iyi dinleyin: Allâh, yoldan çıkan topluluğu doğru yola iletmez.

Yaşar Nuri Öztürk
İşte bu yol, tanıklığı gereğince yerine getirmelerine, yemin etmelerinden sonra yeminlerinin reddedileceğinden korkmalarına en yarayışlı olandır. Allah'tan korkun ve söylenene kulak verin. Allah, sapıklar topluluğunu doğruya ve güzele kılavuzlamaz.

Edip Yüksel
Bu uygulama, tanıklığı gereği gibi yapmalarını ve yemin ettikten sonra yeminlerinin reddedilmesinden korkmalarını sağlamak içindir. ALLAH'ı sayın ve dinleyin. ALLAH yoldan iyice çıkmış topluluğu doğru yola iletmez.