إِنَّ فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ لَآيَاتٍ لِّلْمُؤْمِنِينَ
İnne fîs semâvâti vel ardı le âyâtin lil mû’minîn(mû’minîne).
| inne | : muhakkak ki |
| fî es semâvâti | : semalarda, göklerde |
| ve el ardı | : ve arz, yer |
| le | : elbette, mutlaka |
| âyâtin | : âyetler |
| li el mû'minîne | : mü'minler için |
Şübhe yok ki göklerde ve yerde mü'minler için kat'î âyetler (delâletler, ibretler) vardır.
Şüphe yok ki, göklerde ve yerde mü'minler için elbette ibretler vardır.
Her halde Göklerde ve Yerde mü'minler için âyetler var
Muhakkak göklerde ve yerde mü'minler için ayetler vardır.
Şüphesiz göklerde ve yerde müminler için birçok âyetler vardır.
Göklerde ve yerde inananlara nice dersler vardır.
Şüphesiz, göklerde ve yerde, inananlar için (Allah’ın varlığını ve birliğini gösteren) nice deliller vardır.
Şüphesiz göklerde ve yerde inananlar için birçok âyetler vardır.
Şüphesiz ki, göklerde ve yerde imân edenler için açık belgeler, isbatlayıcı deliller vardır.
Şüphesiz göklerde ve yerde müminler için Allah’ın kudret ve hikmetine dair çok deliller vardır.
Muhakkak ki göklerde ve yerde müminler için (Allah’ın birliğine, kudret ve azametine delâlet eden) alâmetler var.
Muhakkak ki göklerde ve yerde mü'minler için ayetler vardır.
Şüphe yok ki göklerde ve yeryüzünde deliller var elbet inananlara.
Şüphesiz göklerde ve yerde inananlar için birçok âyetler vardır.
Şüphesiz, mü'minler için göklerde ve yerde ayetler vardır.
Goklerde ve yerde inananlara nice dersler vardir.
Göklerde ve yerde müminler için nice dersler vardır.
Şüphesiz, inançlılar için göklerde ve yerde ayetler vardır.
Bakın, göklerde ve yerde inan(mak istey)enler için (ibret dolu) mesajlar vardır.
Şüphesiz göklerde ve yerde inanacaklar için belgeler vardır.
Şüphesiz, mü'minler için göklerde ve yerde ayetler vardır.
İman edenler için göklerde ve yerde nice âyetler vardır.
Şüphesiz göklerde ve yerde, inananlar için ibretler vardır.
Kuşkusuz, göklerde ve yerde, iman sahipleri için sayısız ayetler vardır.
İnananlar için göklerde ve yerde ayetler var.