NAMAZ KILMAYANIN CENAZE NAMAZI
- Ayrıntılar
- Kategori: Fıkıh Ansiklopedisi
- Gösterim: 1502
NAMAZ KILMAYANIN CENAZE NAMAZI
Ömründe bir kez olsun camiye gelmeyen kişinin cenaze namazı kılınır mı? Eğer kılınmazsa, kıldırmış olanın kıldırmaktan dolayı sorumluluğu Islâm'a göre nedir? Kılanların da bir sorumluluğu var mıdır?
Fıkıh kitaplarımızda bir ölüye cenaze namazı kılınabilmesinin şartları sayılırken birinci olarak müslüman olması zikredilir.(Tahtavî, 479; M.Zihni, Nimet-i Islâm, 532) Bize göre "amel imandan bir cüz olmadığından." yani ibadet ve hayır adına hiç birşey yapmayan birisi dahi Allah'a ve Rasulüne eksiksiz inanmakla müslüman olacağından, ölünce namazı kılınır ve müslümanca defnedilir. Yeter ki, müslüman olduğu bilinsin. Bu da üç yolla olur: Müslüman olduğu ya kendisinden duyulmuş olur, ya ebeveyninden biri müslüman olmuş olur, ya da bir müslüman ülkesinde (halkının kahir ekseriyeti müslüman bir ülkede) bulunmuş olur. Bunların hiçbirisi bilinmese ve mükellef yaşa gelmiş bir gence İslam'ın ne olduğu sorulduğuna birşey söyleyemese ve bu durumda ölüverse, namazı kılınmaz (agk.; Namazı kılınmayanlar konusunda geniş bilgi için bk. Ibrahim el-Halebî, Haleb-i Kebir; 590 vd.; Kâsânî. Bedâyi, I/313). Çünkü ölünün üzerine namaz kılmak, onun için Allah'tan mağfiret ve şefaat dilemek demektir. Halbuki, Allah "yetmiş defa mağfiret dilense dahi onları bağışlamayacağını" (Tevbe (9) 80) söylemektedir. Ayrıca "Onlardan ölen kimsenin üzerine sakın namaz kılma" (Tevbe (9) 80) demektedir. Bu yüzden Ibn Abidîn, Karafi'den naklen, kâfir olarak öldügü bilinen birisi için "mağfiret" duasında bulunmanın küfür olduğunu söyler. Çünkü Allah "bağışlamayacağım" derken, onun hâlâ bağışlama dilemesi, sanki Allah'a "sen iyi yapmıyorsun, gel bu fikrinden vazgeç" demek, dolayısı ile ona eksiklik isnad etmek(Ibn Abidin, Dürrü'l-Muhtâr, I/522-23; Kafire dua ve kafirin duası konularında ayrıca bk. Fetâvây-i Hindiye, V/319, 348; FetâvâyiBezzâziye, VI/355, 360) demektir.
Ayrıca ırk üstünlüğüne dayalı kavgalarda ölenin namazı da yıkansa dahi kılınmaz. Ebu Yusufa göre, birisinin malını çalarken ya da aşırırken ölenin ve kendini öldürenin (intihar edenin) namazı da kılınmaz. Diğer imamlar, intihar, dayanılmaz bir ağrıdan (ya da müslümanlar aleyhine sır vermemek için) ise namazı kılınır derler. Çünkü bu mü'mindir, olsa olsa günahkâr olmuş olur. (Sır vermemek için intihar eden belki ecir de alır). Ebeveyninden birini kasten öldürenin, meşru idareye isyan halinde öldürülen bâgînin (teröristin), bu suçu işlemekte olduğu halde yol kesicinin, müslümanları pusu kurup öldürenin de namazları kılınmaz.(Tahtâvi, 497-98; M. Zihnî, 541-42; Fetâvây-i Hindiye, I/163)