hadid suresi 12. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29


يَوْمَ تَرَى الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ يَسْعَى نُورُهُم بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَبِأَيْمَانِهِم بُشْرَاكُمُ الْيَوْمَ جَنَّاتٌ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا ذَلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ

Yevme terel mû’minîne vel mû’minâti yes’â nûruhum beyne eydîhim ve bi eymânihim buşrâkumul yevme cennâtun tecrî min tahtihel enhâru hâlidîne fîh(fîhâ), zâlike huvel fevzul azîm(azîmu).


yevme: o gün
terâ: görürsün
el mu'minîne: mü'min erkekler
ve el mu'minâti: ve mü'min kadınlar
yes'â: koşar
nûru-hum: onların nurları
beyne: arasında
eydî-him: onların elleri
ve: ve
bi: ile
eymâni-him: onların sağları
buşrâ-kum: sizin müjdeniz
el yevme: o gün
cennâtun: cennetler
tecrî: akar
min tahti-hâ: onun altından
el enhâru: nehirler
hâlidîne: ebediyyen kalacak olanlar
fî-hâ: içinde, orada
zâlike: işte bu
huve: o
fevzu: kurtuluş
el azîmu: en büyük


Hasan Basri Çantay
O günde ki erkek mü'minlerle kadın mü'minleri — nuurları önlerinden ve sağlarından koşar bir halde görürsün. (Melekler onlara) «Bugün sizin müjdeniz, içlerinde ebedî kalacağınız, altlarından ırmaklar akan cennetlerdir» (diyeceklerdir). İşte bu, büyük muraada ermenin ta kendisidir.

Ömer Nasuhi Bilmen
O gün mü'minleri, ve mü'mineleri göreceksin ki, nûrları önlerinde ve sağ taraflarından koşar. (Onlara denilecektir ki:) Bugün sizin müjdeniz cennetlerdir ki, onların altlarından ırmaklar cereyan eder, içlerinde ebedîyyen kalıcılarsınız, işte bu, en büyük bir necâttır.

Elmalılı Hamdi Yazır
O gün ki göreceksin o mü'minleri ve mü'mineleri, önlerinde ve sağlarında nûrları koşuyor, müjde size diye bu gün o Cennetler ki altlarından ırmaklar akıyor, içlerinde muhalled kalacaksınız, işte fevz-i azîm odur.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
O gün mümin erkeklerle, mümin kadınları önlerinden ve sağ taraflarından nurları koşarken göreceksin: «Bu gün müjdeniz altlarından ırmaklar akan cennetlerdir. İçlerinde ebedi olarak kalacaksınız.» (denir). İşte büyük kurtuluş budur!

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
O gün inanan erkekleri ve inanan kadınları görürsün ki nurları, önlerinde ve sağlarında koşuyor. (Kendilerine): «Bugün müjdeniz altlarından ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacağınız cennetlerdir.» (denilir) İşte büyük kurtuluş budur!

Diyanet İşleri (eski)
İnanmış erkek ve kadınları, defterleri sağdan verilmiş ve ışıkları önlerinde olarak giderken gördüğün gün onlara şöyle denecektir: 'Müjde; bugün içlerinden ırmaklar akan, içinde temelli kalacağınız cennetler sizindir.' İşte bu büyük kurtuluştur.

Diyanet İşleri
Mü’min erkeklerle mü’min kadınların nurlarının, önlerinde ve sağlarında koştuğunu göreceğin gün kendilerine şöyle denir: “Bugün size müjdelenen şey içlerinden ırmaklar akan, ebedî olarak kalacağınız cennetlerdir.” İşte bu büyük başarıdır.

Diyanet Vakfi
Mümin erkeklerle mümin kadınları, önlerinden ve sağlarından, (amellerinin) nurları aydınlatıp giderken gördüğün günde, (onlara): Bugün müjdeniz, zemininden ırmaklar akan ve içlerinde ebedî kalacağınız cennetlerdir, denilir. İşte büyük kurtuluş budur.

Celal Yıldırım
O gün mü'min erkekleri ve mü'min kadınları, nurları önlerinde ve sağlarında koşarcasına seyrederken görürsün. Bugün size müjde ; altlarından ırmaklar akan, içinde devamlı kalıcıları olacağınız Cennetler vardır. İşte bu, büyük bir kurtuluştur !

Suat Yıldırım
Gün gelir, mümin erkekleri ve mümin kadınları, önlerinde ve sağ taraflarındaki nurlarıyla, koşarcasına cennete doğru ilerlediklerini görürsün. Kendilerine: "Bugün size müjdeler olsun! Buyurun, içinden ırmaklar akan cennetlere, ebedî kalmak üzere girin!" denilir. İşte en büyük başarı ve mutluluk budur.

Ali Fikri Yavuz
(Hatırla) o günü ki, mümin erkeklerle mümin kadınların nurları, önlerinden ve sağlarından koşar bir halde kendilerini göreceksin. (Melekler onlara şöyle derler): “-Bugün size, müjde olsun! O cennetler ki, altlarından ırmaklar akıyor; içlerinde ebedî olarak kalacaksınız.” İşte en büyük kurtuluş budur...

İbni Kesir
O gün; mü'min erkeklerle mü'min kadınların nurları önlerinden ve sağlarından koşarken görürsün. Müjde, bugün altlarından ırmaklar akan ve içinde ebediyyen kalacağınız cennetler sizindir, denilir. İşte bu, büyük kurtuluşun kendisidir.

Abdulbaki Gölpınarlı
O gün görürsün ki erkek ve kadın, inananların nurları, önlerinde ve sağlarında parlayıp koşmada; müjde bugün size; kıyılarından ırmaklar akan cennetlerde ebedî olarak kalacaksınız ve bu, en büyük kutluğun, murâda erişin ve başarının ta kendisidir.

Adem Uğur
Mümin erkeklerle mümin kadınları, önlerinden ve sağlarından, (amellerinin) nurları aydınlatıp giderken gördüğün günde, (onlara): Bugün müjdeniz, zemininden ırmaklar akan ve içlerinde ebedî kalacağınız cennetlerdir, denilir. İşte büyük kurtuluş budur.

Ali Bulaç
O gün, mü'min erkekler ile mü'min kadınları, nurları önlerinde ve sağlarında koşarken görürsün. "Bugün sizin müjdeniz, içinde ebedi kalıcılar (olduğunuz), altından ırmaklar akan cennetlerdir." İşte 'büyük kurtuluş ve mutluluk' budur.

Bekir Sadak
Inanmis erkek ve kadinlari, defterleri sagdan verilmis ve isiklari onlerinde olarak giderken gordugun gun onlara soyle denecektir: «Mujde; bugun iclerinden irmaklar akan, icinde temelli kalacaginiz cennetler sizindir.» Iste bu buyuk kurtulustur.

Fizilal-il Kuran
O gün erkek kadın bütün müminlerden çıkan nurun önleri ve sağ yanları yönünde ilerlediğini görürsün. Onlara «Müjdeler olsun ki, altlarından ırmaklar akan ve içlerinde sürekli kalacağınız cennetler sizi bekliyor. İşte büyük başarı budur!» denir.

Gültekin Onan
O gün, inançlı (erkek)ler ile inançlı (kadın)ları nurları önlerinde ve sağlarında koşarken görürsün. "Bugün sizin müjdeniz, içinde ebedi kalıcılar (olduğunuz), altından ırmaklar akan cennetlerdir." İşte 'büyük kurtuluş ve mutluluk' budur.

Muhammed Esed
Bütün mümin erkekleri ve mümin kadınları önlerinde ve sağ taraflarında hızla yayılan ışık dalgalarıyla göreceğin Gün, (o Gün onlar şu hitapla karşılanacaklar:) "Bugün size bir müjde (var); içinden ırmaklar akan, mesken edineceğiniz bahçeler! Bu, en büyük mazhariyettir!"

Şaban Piriş
O gün, mü’min erkeklerin ve mü’min kadınların nurlarının önlerinden ve sağlarından koştuğunu görürsün. -Müjde, bugün, alt tarafından ırmaklar akan ve içinde daimi kalacağınız cennetler sizindir. İşte O, en büyük kurtuluştur.

Tefhim-ul Kuran
O gün, mü'min erkekler ile mü'min kadınları, nurları önlerinde ve sağlarında koşar iken görürsünüz. «Bugün sizin müjdeniz, içinde ebedi kalıcılar olarak altından ırmaklar akan Cennetlerdir.» İşte 'büyük kurtuluş ve mutluluk' budur.

Ümit Şimşek
O gün mü'min erkekleri ve mü'min kadınları görürsün ki, nurları önlerinde ve sağlarında koşmaktadır. Bugün sizin müjdeniz, altlarından ırmaklar akan Cennetlerdir; ebediyen orada kalacaksınız. İşte bu pek büyük bir kazanç ve kurtuluştur.

Süleyman Ateş
O gün inanan erkekleri ve inanan kadınları; ışıkları, önlerinde ve sağlarında koşar durumda görürsün. (Kendilerine): "Bugün müjdeniz, altlarından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacağınız cennetlerdir." (denilir). İşte büyük başarı budur!

Yaşar Nuri Öztürk
Gün olur, mümin erkeklerle mümin kadınları, ışıkları önlerinde ve sağ yanlarında koşar görürsün. Şöyle denilir: "Bugün size, altlarından ırmaklar akan cennetler müjdeleniyor. Sürekli kalıcısınız içlerinde." İşte büyük başarının ta kendisidir bu.

Edip Yüksel
İnanan erkeklerin ve kadınların ışıklarının önlerinden ve sağ yanlarından yayıldığını gördüğün gün, 'Müjde, bugün, sürekli olarak kalacağınız altlarından ırmaklar akan cennetler var. Bu, en büyük zaferdir.