Bir oto sürücü kursu sahibi, liyakat sahibi olmadığı
halde bir ahbabına “kıyak” tarafından bir ehiyet verir.
Hem de adamın hiç kursa gelmesine, imtihana girmesine
gerek görmeden...
Hatta torpil o derecedir ki, ehliyet, adamın gelip almasına bile gerek kalmadan posta ile evine ulaşırılır.
Acemi sürücü bu özel ilgiden son derce memnun
olmuştur. Çünkü kendine göre bir sürü masraftan, formaliteden,
zaman kaybından, çalışmaktan kurtulacak emeksiz
bir şekilde ehliyet sahibi olmuştur. İnsanın her yerde hatırlı
dostları olması başka şeydir hani.
Eh, az çok araba kullanmasını dabilmektir. Ve bu kadar jeste karşılık adama gidip teşekkür etmek lazımdır.
Bizim yeni ehliyetli! Acemi şöförümüz arkadaşına
teşekkür etmek için keyifle arabasının koltuğuna kurulup yola
koyulur. Fakat insanın cebinde ehliyeti olması
ayrı şeydir, araba kullanmasını bilmek ayrı şey...
Her trafik kazasında olduğu gibi yolda ne olduysa
“bir anda” oluverir ve adam, yol üzerinde karşıdan karşıya
geçmekte olan bir çocuğa çarpar. Ve çocukcağız
oracıkta can verir. Tam ibretlik bir hadisedir.
Ama asıl bundan sonrası düşünenler için, akıl
sahipleri için daha da ibretliktir. Kazada ölen zavallı çocuk
kimdirdersiniz? Dostuna haksız yere ehliyet veren
sürücü kursunun sahibinin oğlu...!
Anasayfaya dön | Konulara dön |
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri |