TEADDÜDÜ ZEVCE BAHSİ
         Fasilda Toplam 29 Hadisi Şerif
Konu Şigar (değişme) Sûretiyle Nikâh
Başlık Mübâdele Sûretiyle Nikâhın Hurmeti
Ravi Abdullâh B. Ömer
Hadis

Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şigâr (sûretiyle nikâh) dan nehyettiği rivâyet olunmuştur.

Hadis No 1801


Konu Mut`a Nikâhı
Başlık Müt`adan Nehye Dâir Rivâyetler
Ravi Câbir B. Abdullâh
Hadis

Şöyle dedikleri rivâyet olunmuştur: Biz (Hüneyn seferi) ordusu içinde bulunduk. Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem bize gelerek: "Size müt`a sûretiyle (muvakkat bir zaman için) nikâh ve izdivâca izin verildi. Muvakkat bir zaman için evlenebilirsiniz!" buyurdu.

Hadis No 1802


Konu Başlık;mehir
Başlık En Az Mehir Hakkında Sehl İbn-i Sa`d Radiya`llâhu Anhümâ Hadisi
Ravi Sehl B. Sa`d
Hadis

Şöyle rivâyet olunmuştur: Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`e bir kere bir kadın gelip kendisini (zevceliğe almasını) teklîf etti. (Resûl-i Ekrem gözlerini indirip sükût etti.) Orada hazır bulunan bir Sahâbî: - Yâ Resûla`llah! bu kadını bana tezvîc etseniz, dedi. Resûl-i Ekrem: - (Mehir olarak dünyâlık verecek) bir şeyin var mı? diye sordu. O Sahâbî: - Hayır yâ Resûla`llah, yanımda hiç bir şey yoktur, dedi. Resûl-i Ekrem: - Haydi git, araştır ve demir bir yüzük olsun (bul, getir, tak) buyurdu. Sahâbî gitti. Sonra dönüp gelerek: - Hayır yâ Resûla`llah, dünyâlık bir şey, demir bir halka bile bulamadım. Ve lâkin şu izârım (belden aşağı ihrâmım) var. Bunun yarısını verebilirim, dedi. Râvî Sehl İbn-i Sâ`d der ki: Bu fakir Sahâbe`nin (izârı üzerine giyecek) ridâsı bile yoktu. Bunun üzerine Resûlullah: - İyi ama izârınla ne iş görebilirsin, neye yarar? Onu sen giyersen kadının üstünde ondan bir şey bulunmaz, açıkda kalır, kadın giyerse sen çıplak kalırsın, buyurdu. Adamcağız bulunduğu yere oturdu. Bu oturuşu uzayınca da kalkıp (me`yûs bir halde) gitti. Resûlullah bu zâtın (ümidsiz) gittiğini görünce onu ya kendi çağırdı, yâhud birisine çağırtarak: - Kur`ân`dan ezberinde bir şey var mı? diye sordu. Fakir Sahâbî: - Ezberimde şu sûre var, şu sûre var, şu sûre var, diye birtakım sûreler saymağa başladı. Bunun üzerine Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem: - Kur`ân`dan ezberindeki sûrelerle seni bu kadına mâlik kıldım (tezvîc eyledim) buyurdu.

Hadis No 1803


Konu Başlık;hz. Peygambe`e Kendini Veren Kadın;mehir
Başlık En Az Mehir Hakkında Sehl İbn-i Sa`d Radiya`llâhu Anhümâ Hadisi
Ravi Sehl B. Sa`d
Hadis

Bir rivâyete göre: Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`e bir kadın gelerek: Yâ Resûla`llah, ben cenâbınıza nefsimi hibe etmek (ve kadınlık kıymetimi mehirsiz bağışlamağa) geldim, demiştir. Resûl-i Ekrem gözünü kadına doğru kaldırıp tasvîb, sonra da indirip başını eğmiştir. Râvî Sehl İbn-i Sa`d bundan önce (1803 numara ile tercemesi geçen) hadîsi rivâyet etmiştir. Hadîsin sonunda da Resûl-i Ekrem`in: Bu sûreleri ezbere okuyabilir misin? suâline karşı fakir Sahâbî`nin: Evet okurum, demesi üzerine Resûl-i Ekrem`in: Kur`ân`dan ezberindeki sûrelerle bu kadına seni mâlik kıldım, buyurduğunu rivâyet etmiştir.

Hadis No 1804


Konu -
Başlık Nikâhda Velînin İzni Hakkında Ma`kıl İbn-i Yesâr Radiya`llâhu Anhümâ Hadisi
Ravi Ma`kıl İbn-i Yesâr
Hadis

Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Kız kardeşim (Cümeyl Bint-i Yesâr)ı bir ere vermişdim. Bu adam hemşîremi boşadı. İddeti tamâm olunca da gelip yine istedi. Ben de dedim ki: Sana vaktiyle hemşîremi tezvîc etmiş ve onu sana (bir âile) firâşı yapmış, her vechile ikrâm etmiştim. Fakat sen (bunlara karşı) kardeşimi boşadın. Sonra da gelip onu istiyorsun. Hayır, kardeşim sana vallahi ebedî dönüp varamaz. Fakat bu adam kusursuz (iyi) bir kişi idi. Hemşîrem de kocasına varmak istiyordu. (Ben mâni` oluyordum.) Bunun üzerine Azîz ve Celîl olan Allahu Teâlâ şu (meâldeki): "Kadınları erleri boşayıp iddetleri meşrû` olan halde bâliğ olunca (yeniden birleşmek isterlerse) ey velîler siz kadınların izdivaclarına mâni` olmayınız!" âyetini inzâl buyurdu. Bunun üzerine ben: Yâ Resûla`llah şimdi ne yapayım? dedim. Resûl-i Ekrem: Hemşîreni eski kocasına tezvîc et, buyurdu.

Hadis No 1805


Konu Bâkirenin Sükûtu Nikâha Muvafakatidir;dul Kadının Nikâhlanması;nikâha Muvafakat
Başlık Nikâhda Seyyibin, Bâkirin İzni Hakkında Ebû Hüreyre, Âişe, Hansâ` Hadîsleri
Ravi Ebû Hüreyre
Hadis

Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Dulkadın, kendisinin sarâhaten emri olmadıkça nikâh olunmaz. Er görmedik kız da kendisinden istîzân olunup izni alınmaksızın nikâh olunmaz. Meclisde hazır bulunanlar: Yâ Resûla`llah bâkir bir kızın izni nasıl olur? diye sorduklarında Resûlullah: Onun izni sükût etmesidir, buyurdu.

Hadis No 1806


Konu Bâkirenin Sükûtu Nikâha Muvafakatidir;nikâha Muvafakat
Başlık Nikâhda Seyyibin, Bâkirin İzni Hakkında Ebû Hüreyre, Âişe, Hansâ` Hadîsleri
Ravi Ümmü`l-mü`minîn Âişe
Hadis

Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Ben bir kere: Yâ Resûla`llah er görmedik kız utanır (rızâsını bildiremez), dedim. Resûl-i Ekrem: Bâkirin rızâsı susmasıdır, buyurdu.

Hadis No 1807


Konu Dul Kadının Nikâhlanması;nikâha Muvafakat
Başlık Nikâhda Seyyibin, Bâkirin İzni Hakkında Ebû Hüreyre, Âişe, Hansâ` Hadîsleri
Ravi Bint-i Hızâm
Hadis

Ensâr kadınlarından Hansâ` Bint-i Hızâm radiya`llahu anhâ`dan rivâyete göre Hansâ`yı babası (Hâlid) iznini, rızâsını almaksızın tezvîc etmişti. Halbuki Hansâ` dul kadındı. (muvâfakatı alınmak îcâb ederdi.) Kadın bu izdivâcı hoş görmiyerek: Resûl-i Ekrem`e gidip şikâyet etti. (Ve babam beni birisine nikâh etmiş. Halbuki başkası ile evlenmek benim için daha hayırlı olurdu, dedi.) Resûl-i Ekrem de bu nikâhı red ve iptâl etti.

Hadis No 1808


Konu Mü`minin Evlenmek İstediği Bir Kadına Talip Olmamak;müslümanın Din Kardeşinin Alışverişine Pey Sürmemesi
Başlık Kardeşinin Talâkı Şartiyle Nikâh Harâmdır
Ravi Abdullâh B. Ömer
Hadis

Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem sizin bâzınız bir matâ almak üzere iken öbürüsünün almağa kalkışmasını nehyetti. Yine böyle kişinin (bir mü`min) kardeşinin nikâhına tâlib olduğu bir kadını istemesi de doğru değildir. Meğer ki, ikinci istemezden önce birinici tâlib vaz geçmiş ola, yâhud da birinci tâlib vaz geçmiş ola, yâhud da birinci tâlib ikincisinin istemesine müsâade etmiş ola.

Hadis No 1809


Konu Kadının, Kendisi Evlenmek Üzere Kız Kardeşinin Boşanmasını İstemesi
Başlık Kardeşinin Talâkı Şartiyle Nikâh Harâmdır
Ravi Ebû Hüreyre
Hadis

Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Hiç bir kadına kız kardeşinin çanağındaki ni`metin kendi kabına boşalması için onun talâkını istemek (ve onun yerine nikâh olunmak) helâl olmaz. Bu kadın iyi bilmelidir ki (ezelde) ne takdîr olundu ise kendisine âid olan ni`met ondan ibârettir.

Hadis No 1810


Konu Düğün
Başlık Velîmede Def Çalınmasının Cevâzı Hakkında Hazret-i Âişe`nin Rivâyeti
Ravi Ümmü`l-mü`minîn Âişe
Hadis

Şöyle rivâyet olunmuştur: Hazret-i Âişe (terbiyes altında bulunan) bir kızı Ensâr`dan bir kişi ile evlendirmişti. Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem: "Yâ Âişe! Hani sizin def çalan ve şiir söyliyen muganniyeniz yok mu? Ensâr`ın böyle oyun hoşuna gider" buyurdu.

Hadis No 1811


Konu Cinsî Münâsebette Duâ
Başlık Karı, Koca Birleşirken Duâ
Ravi Abdullâh B. Abbâs
Hadis

Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Bir kimse eşinin yanına (cinsî münâsebet için) yaklaşırken: "Bismi`llah Yâ Rab beni şeytandan uzaklaştır, şeytanı da bize ihsân ettiğin çocukdan uzak kıl!" derse, sonra karı ve kocanın bu münâsebetinden bir çocuk takdîr olunursa, o nevzâda hiç bir zaman şeytan zarar veremez.

Hadis No 1812


Konu Düğün
Başlık Velîme Dâ`veti Ve İcâbeti
Ravi Enes B. Mâlik
Hadis

Şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem Zeyneb Bint-i Cahş için velîme ziyâfeti yaptığı gibi kadınlarından hiç birisinin (şerefine) ziyâfet vermedi. Zeyneb`in velîmesinde bir koyun (keserek) ziyâfet vermişti.

Hadis No 1813


Konu Düğün
Başlık Velîme Dâ`veti Ve İcâbeti
Ravi Şeybe Kızı Safiyye
Hadis

"Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem bâzı kadınlarına iki müd arpa uniyle velîme ziyâfeti verdi" dediği rivâyet olunmuştur.

Hadis No 1814


Konu Düğün Yemeğine Gitmek
Başlık Velîme Dâ`veti Ve İcâbeti
Ravi Abdullâh B. Ömer
Hadis

Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in: Sizden biriniz düğün aşına dâ`vet olunduğunda her halde icâbet etsin, buyurduğu rivâyet olunmuştur.

Hadis No 1815


Konu Kadınlara İyi Davranmak;komşuya Ezâ Etmemek
Başlık Komşu Ve Kadın Hakkında Ebû Hüreyre Radiya`llâhu Anhümâ Hadîsi
Ravi Ebû Hüreyre
Hadis

Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Her kimin Allah`a ve âhiret gününe îmânı varsa o mü`min kişi komşusuna ezâ ve cefâ etmesin. Bir de ey mü`minler size kadınlar hakkında hayırlı olmanızı vasıyet edib kadınlar eğe kemiğinden yaratılmışlardır. Bu kemiğin en eğri kısmı üst tarafıdır. Eğer sen eğri kemiği doğrultmağa savaşırsan onu kırarsın. Kendi hâline bırakırsan dâima eğri kalır, (ve öyle kullanırsın), bu cihetle size kadınlar hakkında hayırlı olmanızı vasıyet ederim.

Hadis No 1816


Konu -
Başlık Kişinin Hayat Yoldaşı İle Muâşeretine Dâir Ümm-i Zer` Hadîsi
Ravi Ümmü`l-mü`minîn Âişe
Hadis

Şöyle hikâye ettiği rivâyet olunmuştur: Bir zaman on bir kadın bir yerde oturmuşlar ve kocalarının hal ve şânından bir şey saklamayıp birbirlerine bildireceklerine dâir aralarında sözleşmişler ve bağlanmışlardı. Bunlardan BİRİNCİ kadın demiştir ki: Benim kocam taşlık bir dağ başındaki arık bir devenin etidir. Kolay değil ki çıkıla, semiz değil ki (nâs tarafından hânelerien) nakloluna. İKİNCİ kadın da demiştir ki: Kocamın hâlini izhâr ve işâe edemem. Korkarım ki, onları bir şey bırakmadan sayabileyim. Çünkü onun fenâlıklarını sayacak olursam gizli, âşikâr her hâlini sayıp dökmek zorunda kalacağım. Bu ise imkânsızdır. ÜÇÜNCÜ kadın da: Benim zevcim upuzun bir sefîhdir. Ayıblarını söylersem beni boşar, susarsam (kocam aklı başında bir kimse olmadığından, bilâ-sebeb beni) kendisinden uzak bırakır. DÖRDÜNCÜ kadın ise (zevcini methederek): Necid sahrâsının gece hayâtı gibidir. Ne sıcaktır, ne soğuk, (Mu`tedil seciyede halûk bir kimsedir.) Evimizde ne korku vardır, ne kırgınlık, demiştir. BEŞİNCİ kadın da şöyle medhetmiştir: Benim kocam da evine geldiğinde sanki (avdan gelen) bir parsdır. (Avını bana getirir, koynumda mışıl mışıl uyur.) Evden çıkınca dışarda o bir arslandır. (Arslan payı kazanır.) Evdeki masrafımı hiç sormaz. ALTINCI kadın da şöyle zem eder: Kocam oburdur. Yemek yerken siler süpürür, içerken de su kabını kurutur. Yatarken de yorganına bürünür, (hânenin bir köşesinde tek başına) uyur. Ve benim hüznümü anlamak ve gidermek için elbîseme elini sokmaz. YEDİNCİ kadın da: Kocam erlik vazîfesini îfâdan âciz ve işini bilmez ahmak bir kişidir. Her derd onun derdidir (vücûdu hastalık makarrıdır ve huysuz) başımı yarar, vücûdumu yaralar. Her şeyden onun vurmak yarmak âletidir, demiştir. SEKİZİNCİ kadın da kocasını şöyle över: Onun vücûduna dokunurken tavşana dokunur gibi yumuşaktır. O güzel kokulu bir nebât gibi hoş kokar. DOKUZUNCU kadın da şöyle över: Kocamın evi yüksek direklidir. Kılıcının hamâili uzundur. Ocağının külü çoktur. Evi de mecma-i nâsa yakındır (yâni evi şahânedir, kendisi uzun boyludur, evi de misâfir kabûl edilecek yerdedir.) ONUNCU kadın da kocasını şöyle övmüştür: Zevcim mâliktir, hem ne kadar mâlik ve sâhibdir? Artık hatır ve hayâlinizden geçen her hayra mâlik ve sâhibdir. Zevcimin bir sürü develeri vardır ki, onların çökecek geniş eylek yerleri vardır. Fakat yaylım yerleri azdır. (Bununla develer yayılmıya gönderilmeyip misâfire kesilmek için evin yanında eylik yerinde bulundurulur demek istiyor) develer ud sesi duyunca -ki, misâfiri eğlendirmek üzere saz ve âhenk âlâtı çalınmasıdır- O zaman develere boğazlanacaklarını anlarlar. ON BİRİNCİ kadın (ki Ümm-i Zer`dir ve zevcinin hüsnü mâşeretini cihetiyle en bahtiyar olanıdır. Âile hayâtını şöyle anlatmıştır.) Kocam Ebû Zer`dir. (Azîz hemşîrelerim,) bilesiniz Ebû Zer` ne semâhatli ve ahlâklı bir kişidir. O iki kulağımı mücevherât ile hareket ettirir. (Bakınız), pazularım tombullaştı, (vücûdumun semirdi) ve beni ferîh ve fahûr kıldı ve yüceltti. Ben de hemen yüceldim ve ferîh ve fahûr oldum. O beni, Şık denilen birdağ kenârında küçük koyun sürücüğü olan bir kabîle içinde buldu. Sonra beni atları kişner, develeri böğürür, ekinleri sürülüp dâneler (samanından) ayrılır müreffeh ve mes`ûd bir cemiyet içine getirdi.

Hadis No 1817


Konu Kadının Kocasından İzinsiz Eve Misâfir Kabûl Etmesi;kadının Kocasından İzinsiz Nâfile Oruç Tutamayacağı;kadının Kocasından İzinsiz Sadaka Vermesi
Başlık Ebû Hüreyre Hadîsi
Ravi Ebû Hüreyre
Hadis

Rivâyete göre Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Bir kadına zevci yanında hazır (ve mukîm) iken onun rızâsı olmadıkça (nâfile olarak) oruç tutmak halâl olmaz. Yine bir kadın kocasının meskenine onun izni olmadıkça kimsenin girmesine müsâade edemez. Yine bir ev kadını kocasının izni olmaksızın âile nafakasından (âdetten fazla) sarf ederse, fazla sarfiyâtın yarısı zevce edâ olunur.

Hadis No 1818


Konu Fakirin Hakkını Vermeyen Zenginler
Başlık Cennet`liklerin Çoğu Fakîrler, Cehennemlik`lerin Çoğu İse Kadınlardır
Ravi Üsâme B. Zeyd B. Hârise
Hadis

Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur. Cennet kapısının üstünde oturdum. Bir de gördüm ki, (sorgusuz) Cennet`e girenlerin çoğu fakirlerdir. Mal sâhibleri zenginlerse, bunların cehennemlik olanlarından başkaları (Cennet kapısının önünde, yâhud ârafda hesâb için) hapis ve tevkîf olunmuşlardır. Zenginlerin (fukâra hakkını vermiyen) ehl-i nâr olanları ise, Cehennem`e konulmaları önce emrolunmuştu. Cehennem kapısının önünde de durdum. Bir de baktım ki, Cehenneme gidenlerin çoğu kadınlardır.

Hadis No 1819


Konu -
Başlık Hazret-i Âişe`nin İntihâra Teşebbüsü
Ravi Ümmü`l-mü`minîn Âişe
Hadis

Şöyle rivâyet olunmuştur: Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem bir sefere çıkmak istediğinde kadınları arasında kur`a çekerdi. Bir sefer de kur`a Âişe ile Hafsa`ya isâbet etti. Resûlullah gece olunca Âişe`nin mahfesine biner ve onunla görüşerek yol alırdı. Bir gün Hafsa Âişe`ye: Bu gece sen benim deveme binsen, ben de senin devene binsem, sen görmediğin manâzırı görürsün. Ben de görmediğim yerleri görmüş olurum, dedi. Âişe: Pek âlâ, diye muvâfakat etti. Bunun üzerine Hafsa Âişe`nin devesine bindi. Resûlullah Âişe`nin devesine geldi. Halbuki onda Hafsa bulunuyordu. Hafsa`ya selâm verdi. Sonra yola devâm etti. Nihâyet bir durak yerinde indiler. Bu sûretle Âişe Resûlullah`ı kaybetmişti. Durak yerinde indiklerinde Âişe (teessüründen intihâra tasaddî edip) iki ayağını izhir otlarının arasına sokarak: Rabbim bana akreb yâhud yılan musallat et de beni soksun. Ben Resûlullah`a bir şey söylemeğe muktedir olamıyayım, diye duâ etti.

Hadis No 1820


Konu Balayı
Başlık Nikâh Bahsi
Ravi Enes B. Mâlik
Hadis

(Rivâyet eden Ebû Kalabe) demiştir ki: "İsteseydim aşağıdaki hadîsi "Kale`n-Nebiyyu salla`llahu aleyhi ve sellem" de (ye merfûan rivâyet ede)rdim. Lâkin Enes İbn-i Mâlik (sünnet tâ`bîriyle) şöyle rivâyet etmişti: Sünnet olan (bir kişi dul üzerine) bâkir bir kızla evlendiğinde (nevbete tâbi` olmayarak) yedi gün onun yanında ikamet edebilirdi. (Sonra nöbet tâ`yîn olunurdu.) (Bâkir üzerine) seyyîb bir kadınla evlenirse onun yanında üç gün kalmak hakkını hâizdi.

Hadis No 1821


Konu Caka Satmak;gösteriş
Başlık Rivâyet İlmine Dâir Bir Mühimme
Ravi Esmâ` B. Ebî Bekr
Hadis

(Zâtü`n-nitâkayn) Esmâ` radiya`llahu anhâ`dan şöyle rivâyet olunmuştur: Bir kadın (Esmâ`nın kendisi): - Yâ Resûla`llah, benim eşim var. (Kadınlık gayretiyle) kocam (Zübeyr) in bana vermediği şeyi (verdi diye) zevcimden yana eşime gösteriş yapsam bana günâhı var mıdır? diye sordum. Resûl-i Ekrem: - Verilmemiş bir şey ile süs satmak, yalandan iki elbîse giymek gibidir, buyurmuştur.

Hadis No 1822


Konu -
Başlık Gayretu`llâh`ın Mâ`nâsı Hakkında Ebû Hüreyre Radiya`llâhu Anhümâ Hadîsi
Ravi Ebû Hüreyre
Hadis

Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur. Allah Tebâreke ve Teâlâ (her şeyden ulu ve yüce Allah) mü`minler hakkında gayret ve hamiyet gösterir (hayır ve saâdet diler) ve Allahu Teâlâ`nın gayreti, Allah`ın haram kıldığı fenâ şeyleri mü`minin işlememesi içindir.

Hadis No 1823


Konu Komşuya Yardım Etmek;yanında Mahremi Bulunmıyan Kadınların Yanına Girmemek
Başlık Esmâ` Ve Zübeyr`in Hal Tercemeleri
Ravi Esmâ` B. Ebî Bekr
Hadis

Ebû Bekr`in kızı Esmâ` radiya`llahu anhâ`dan şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Zübeyr İbn-i Avvâm benimle evlendi. O zaman Zübeyr`in yer yüzünde mal nâmına, köle ve câriye nâmına, hülâsa dünyâlık olarak su çekilen deve ile atından başka bir şeyi yoktu. Atının otunu, yemini de ben bulup verirdim, ben sulardım. Su kırbasını (söküldüğünde) ben dikerdim. Ben hamur yoğururdum. Yalnız ekmek yapmayı beceremezdim. Onu da Ensâr`dan komşularım kadınlar yapıverirlerdi. Bunlar (komşuluk hakkını gözeten) iyi kadınlardı. Sonra Resûlullah Zübeyr`e bir mikdâr hurmalık ayırıp vermişti. Ben Zübeyr`in bu hurmalığından (deveye yedirmek için) başımın üstünde hurma çekirdeği taşırdım. Bu hurmalık, meskenimden bir fersâhın üçde ikisi uzaklıkda idi. Yine böyle bir gün başımda hurma çekirdeği yüklü olarak evime gelirken (yolda) Resûlullah`a kavuştum. Yanında Ensâr`dan birtakım kimseler vardı. Resûlullah beni çağırdı. Sonra beni arkasında terkisine almak için devesine: ıh, ıh dedi. Fakat ben erkeklerle berâber yolculuk etmekten utandım. Aynı zamanda Zübeyr`i ve onun kıskançlığını hatırladım. Çünkü Zübeyr halkın en kıskancı idi. (Ben Peygamber`in dâ`vetine icâbet edemeyince) Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem benim utandığımı anladı ve devesini sürüp gitti. Zübeyr`in yanına geldiğimde ona: "Bu gün Resûlullah başımda hurma çekirdeği yüklü olarak bana rastladı. Yanında Ashâb`ından bir cemâat de vardı. Beni bindirmek için devesini çökertmek istedi. Fakat ben utandım. Aynı zamanda senin kıskançlığını da hatırladım" dedim. Bunun üzerine Zübeyr: "Vallahi senin hurma çekirdeği yükün bana Resûlullah ile berâber deveye binmenden daha güç oldu" dedi. Râvî Esmâ` der ki: Bu âile yükünü Ebû Bekir at seyisliği edecek bir hizmetçi gönderinceye kadar çekdim. Babam (hizmetçi göndermekle) sanki beni câriyelikden âzadlamıştı.

Hadis No 1824


Konu Kadın Rûhiyâtına Vukuf
Başlık Nikâh Bahsi
Ravi Ümmü`l-mü`minîn Âişe
Hadis

Rivâyete göre, şöyle demiştir: Bir kere Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem bana: Ey Âişe benden memnûn olduğun zamânı ve bana karşı gazablı bulunduğun vakti pek iyi anlarım, buyurdu. Âişe der ki, ben de: Yâ Resûla`llah, bunu nasıl bilirsin? diye sordum. Resûl-i Ekrem şöyle cevâb verdi: Benden râzî ve memnûn olduğundan (ve bir şey inkâr ederken): "Muhammed`in Rabb`i hakkı için öyle değildir" dersin. Bana karşı asabî olduğun zaman da: "İbrâhim`in Rabb`i hakkı için öyle değildir" dersin (adımı anmazsın). Âişe der ki: Ben de: Evet yâ Resûla`llah, vallahi öyledir. Fakat ben (asabî halde) yalnız sizin adınızı bırakırım. (Sevginizse gönlümde yaşar,) diye saygımı arzettim.

Hadis No 1825


Konu Yanında Mahremi Bulunmıyan Kadınların Yanına Girmemek
Başlık Yanında Mahremi Bulunmıyan Kadınların Yanında Bulunmanın Nehyine Dâir Ukbe İbn-i Âmir Hadîsi
Ravi Ukbe İbn-i Âmir
Hadis

Rivâyete göre Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem (bir hutbesinde): Ashâbım (yanında mahremi bulunmaksızın) kadınların yanına girmekden sakınınız, buyurmuştur. Bunun üzerine Ensar`dân birisi: Yâ Resûla`llah! Ya erkek akrabâsına ne dersiniz? diye sordu: Resûlullah: Onlarla halvet ölümdür, buyurdu.

Hadis No 1826


Konu Kadının Kadına Mübaşereti
Başlık Nikâh Bahsi
Ravi Abdullâh B. Mes`ûd
Hadis

Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur: Kadın kadına mübâşeret etmesin, (çıplak sürtmesin,) Sonra kocasına öbür kadını -kocası ona bakıp görüyorcasına- vasıf ve ta`rîf eder (de bir fenâlığa sebeb olur).

Hadis No 1827


Konu Seferden Gece Dönmemek
Başlık Nikâh Bahsi
Ravi Câbir B. Abdullâh
Hadis

Rivâyete göre, Resûlullah salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Sizden birisi âileden ayrılığını uzattığı zaman evine gece vakti ansızın gelmesin.

Hadis No 1828


Konu Seferden Gece Dönmemek
Başlık Nikâh Bahsi
Ravi Câbir B. Abdullâh
Hadis

Rivâyete göre, Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: (Ey Câbir Medîne`ye) gece vardığında hemen âilenin yanına (baskın yapar gibi ansızın) girme, (İbtidâ geldiğini duyur). Tâ ki zevcinden uzak düşen kadın ustura tut (up temizlen) sin ve dağınık saçlarını tarasın.

Hadis No 1829




Anasayfaya dön Kapak Sayfası
Sadakat.Net © İslami web hizmetleri