76) Allah Rızası İçin Eziyet Ve Sıkıntılara Katlanma

 

“O mü’minler ki, öfkelerini kontrol altında tutarlar ve insanları affederler  çünkü Allah iyilik yapanları sever” (Al-i İmran: 3/134)

“Kim eziyetlere sabreder yapılan kötülüklere de intikam almayıp affetmek yolunu tutarsa, şüphesiz bu hareket yapılmaya değer işlerdendir.” (Şura: 42/43)

 

649. Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre bir adam:

– Yâ Resûlallah! Benim akrabam var. Ben kendilerini ziyaret ediyorum, onlar bana gelip gitmiyorlar. Ben onlara iyilik ediyorum, onlar bana kötülük ediyorlar. Ben onlara anlayışlı davranıyorum, onlarsa bana kaba davranıyorlar, dedi.

Bunun üzerine Resûl–i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

– “Eğer dediğin gibi isen, onlara sıcak kül yutturmuş oluyorsun. Sen böyle davrandıkça, Allah’ın yardımı seninle beraberdir.”[1]

 

* Güzel bir benzetmeyle kötü durumu anlatılan böyle bir kimse nasıl ızdırap çeker mide ve barsakları yanıp kavrulmaya başlar susuzluk hisseder ne kadar su içerse içsin susuzluğu ve harareti bir türlü dinmez böylelikle de sıkıntı ve ızdırabı hiçbir türlü hafiflemez.

Akrabasının yaptığı iyiliklere teşekkür etmesi gerekirken fenalık yapan nankör kimse Allah’a da şükretmiyor demektir. Böyle kimsenin yedikleri karnında ateş olup kendisini perişan edecektir. Böyle davranmaya devam eden kimsenin yanında daima Allah yardımcıdır veya Allah’ın görevlendireceği bir yardımcı olacaktır.

Akraba ile ilgiyi kesmemek dinimizin emirlerindendir. Onlar ziyaret etmese ve iyilik yapmasa bile bizim onlarla bağımızı koparmamamız gerekmektedir. İlgi kesenlerin dünyada ateş ve sıcak kül yemiş gibi ızdırap  duydukları ahirette ise Allah’ın azabına çarptırılacakları kesindir. [2]


 

[1] Müslim, Birr 22.

[2] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 217.
Anasayfaya dön Konulara dön
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri