Peygamberimize inanmayan mümin olamaz“Kelime-i tevhidin La ilahe illallah kısmını söyleyen, fakat Muhammedün Resulullah kısmını söylemeyen insanlara da merhametle bakmalı, çünkü ahirette onlar da Allah’ın sonsuz rahmetine kavuşacak” diyenler çıkıyor. Böyle inanan Müslüman olur mu, Cennete girer mi? CEVAP Allah’ın rahmeti, dünyada herkesedir. Ahirette, gayri müslimlere zerresi yoktur. Allahü teâlâ, (Rahmetim her şeyi kaplamıştır) dedikten sonra, (Rahmetim, benden korkup, haramdan kaçan, zekatını veren ve Kur'ana inananlar içindir) buyuruyor. Daha sonra da resule iman edip uymamızı emrediyor. (Araf 156-158) Resulullaha inanmayan Müslüman olamaz, Cennete giremez. Böyle sözleri, din adamı kılığına giren misyonerler söylüyor. Kur’an-ı kerim baştan sona kadar Muhammed aleyhisselama iman edip uymayı emrediyor, uymayan Müslüman olamaz, kâfir olur buyuruyor. İşte bazı âyet-i kerime mealleri: (Allah’a ve
Resulüne itaat edin!) [Enfal 20]
(Resulüme uyun ki, doğru yolu bulun!) [Nur 54] (Allah ve Resulüne itaat eden, en büyük kurtuluşa ermiştir.) [Ahzab 71] (Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80] (De ki, “Allah’a ve Peygambere itaat edin! Eğer [uymayıp] yüz çevirirlerse, [kâfir olurlar] Elbette Allah kâfirleri sevmez.) [Al-i İmran 32] (Allah ile resullerinin arasında farklı bir yol tutmak isteyenler kâfirdir.) [Nisa 150,151] (Biz her peygamberi kendisine itaat edilsin diye gönderdik.) [Nisa 64] (Allah ve Resulüne itaat eden Cennete, isyan eden Cehenneme gider.) [Nisa 13,14] (Allah’a ve Resulüne inanmayan [kâfir olur] kâfirler için de çılgın bir ateş hazırladık.) [Feth 13] (Allah’a ve Resulüne karşı gelen, apaçık bir sapıklıktadır.) [Ahzab 36] (Aralarında hüküm verilmek üzere Allah’a ve Peygambere çağırıldıkları vakit: Müminler, “İşittik, itaat ettik” derler, işte kurtuluşa erenler bunlardır.) [Nur 51] (Allah’a ve Resulüne karşı gelen, bilsin ki, Allah’ın azabı çok şiddetlidir.) [Enfal 13] (Allah ve Resulü, bir işte hüküm verince, artık inanmış kadın ve erkeğe, o işi kendi isteğine göre, tercih, seçme hakkı kalmaz.) [Ahzab 36] (O Peygamber, güzel, temiz şeyleri helal, çirkin, pis şeyleri haram kılar.) [Araf 157] (Resulümün verdiğini alın, yasakladığından da sakının!) [Haşr 7] (O, [Resulüm] vahyden başkasını söylemez.) [Necm 3,4] Resulullah, Kur’an-ı kerimi açıklayarak, imanı şu şekilde tarif etmiştir: (İman; Allah’a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe, ölüme, öldükten sonra dirilmeye, Cennete, Cehenneme, hesaba, mizana, kadere, hayrın ve şerrin Allah’tan olduğuna inanmaktır.) [Nesai] Mümin olmak için bütün peygamberlere inanmak gerekir. Yahudiler ve Hıristiyanlar, diğer küfürleri bir yana, Muhammed aleyhisselama inanmadıkları için de kâfir oluyorlar. İbni Abidin hazretleri buyuruyor ki: İman edilecek şeylerden birine bile inanmayan kimse, (La ilahe illallah Muhammedün resulullah) dese de, Müslüman olmaz. Amentüdeki altı şeye inanan ancak Müslüman olur. (R.muhtar) Resulullaha uymakla ilgili hadis-i şeriflerden birkaçı da şöyledir: (Allah’tan başka ilah olmadığına ve benim de, Onun kulu ve resulü olduğuma şehadet eden, Cennete girer.) [Deylemi] (Allah’ın Rab, benim de peygamber olduğuma kesin olarak inanana, Cehennem haram olur.) [Hakim] (Beni duyup da iman etmeyen Yahudi ve Hıristiyan [ve diğer kâfirler] elbette Cehenneme girecektir.) [Hakim] (Cennete sadece
Müslüman olan girer.) [Buhari, Müslim] Hızlanan misyoner
faaliyetleri Din adamı kılığına giren misyonerler, devamlı şöyle söylüyorlar: (Muhammedün Resulullah demeye lüzum yok, La ilahe illallah diyen herkes Cennete girer. Allah’ın rahmeti her şeyi kuşattığı için Ehl-i kitap olan Yahudi ve Hıristiyanlar da Cennete gidecektir. Zaten Müslümanların Ehl-i kitapla iman birliği vardır. Bu bakımdan onlara yakınlık gösterip kiliselerine gitmek ve ayinlerine katılmak lazımdır.) CEVAP Hak din yalnız İslam’dır. Sadece Allah’a inanan Müslüman olamaz, Resulüne de iman edip uyması gerekir. Bu konudaki âyet-i kerimelerden bazıları şöyledir: (Allah indinde hak din ancak İslam’dır.) [Al-i İmran 19] (Sizin için din olarak İslam’ı beğendim.) [Maide 3] (Kim İslam’dan başka din ararsa, bilsin ki, o din asla kabul edilmez.) [Al-i İmran 85] (Allah’a ve Onun ümmi nebi olan Resulüne iman edin, Ona tâbi olun ki doğru yolu bulasınız.) [Araf 158] (De ki, “Allah’a ve Peygambere itaat edin! Eğer [uymayıp] yüz çevirirlerse, [kâfir olurlar] Elbette Allah kâfirleri sevmez.) [Al-i İmran 32] (Allah ile
resullerinin arasında farklı bir yol tutmak isteyenler kâfirdir.) [Nisa 150,151] (Allah ve
Resulüne itaat eden Cennete, isyan eden Cehenneme gider.) [Nisa 13,14] (Allah’a ve Resulüne inanmayan [kâfir olur] kâfirler için de çılgın bir ateş hazırladık.) [Feth 13] (Allah’a ve Resulüne karşı gelen, bilsin ki, Allah’ın azabı çok şiddetlidir.) [Enfal 13] (Kimi, ona [Resulüme] iman etti, kimi de, ondan yüz çevirdi. Bunlara da çılgın ateşli Cehennem yetti. Âyetlerimizi inkâr ederek kâfir olanları elbette ateşe atacağız.) [Nisa 55-56] (Allah’a itaat edin, Peygambere itaat edin. İşlerinizi boşa çıkarmayın.) [Muhammed 33] (Allah ve Resulüne itaat edin.) [Enfal 1] (Namazı kılın, zekatı verin, Allah’a ve Resulüne itaat edin.) [Ahzab 33] (Namaz kılın, zekat verin, Peygambere itaat edin ki size merhamet edilsin.) [Nur 56] (Allah’a ve Resulüne itaat edin ki rahmete kavuşturulasınız.) [Al-i İmran 132] (Allah’a itaat edin, Peygambere itaat edin, karşı gelmekten çekinin.) [Maide 92] (Allah ve Peygamber, sizi, hayat verecek şeye çağırdığı zaman icabet edin.) [Enfal 24] (Allah’a ve Peygamberine
itaat edin; çekişmeyin.) [Enfal
46] (Allah’a itaat edin. Peygambere de itaat edin.) [Tegabün 12] (Namazı kılın, zekatı verin Allah’a ve Resulüne itaat edin. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.) [Mücadele 13] (Kim Allah’a ve Peygamberine itaat ederse, Allah onu, içlerinden ırmaklar akan Cennetlere koyar. Kim yüz çevirirse, onu can yakıcı azaba uğratır.) [Feth 17] (Eğer Allah’a ve Peygamberine itaat ederseniz, işlediklerinizden bir şey eksilmez; doğrusu Allah, bağışlar, merhamet eder.) [Hucurat 14] (Sizden kim, Allah’a
ve Resulüne itaat eder ve yararlı iş yaparsa ona mükafatını iki kat
veririz. Ve ona (Cennette) bol rızık hazırlamışızdır.)
[Ahzab 31] (De ki: “Allah’a itaat edin; Peygambere itaat edin.” Eğer yüz çevirirseniz, bilin ki o Peygamber, kendisine yükletilenden ve siz de kendinize yükletilenden sorumlusunuz. Eğer Ona itaat ederseniz doğru yolu bulursunuz, Peygambere düşen sadece, apaçık tebliğdir.) [Nur 54] (Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin velileridir; iyiyi emreder kötülükten alıkoyarlar; namaz kılarlar, zekat verirler, Allah’a ve Peygamberine itaat ederler. İşte Allah bunlara rahmet edecektir. Allah şüphesiz güçlüdür, hakimdir.) [Tevbe 71] (Allah’a ve Peygambere itaat eden, Allah’tan korkan ve Ondan sakınan kimseler, işte onlar kurtulanlardır.) [Nur 52] (Allah’a ve Resule itaat edenler, Allah’ın kendilerine lütuflarda bulunduğu peygamberler, sıddıklar, şehidler ve salih kişilerle beraberdir. Bunlar ne güzel arkadaştır!) [Nisa 69] (Yüzleri ateşte evrilip çevrildiği gün: Eyvah bize! Keşke Allah’a itaat etseydik, Peygambere de itaat etseydik! derler.) [Ahzab 66] Resulullaha uymakla ilgili hadis-i şeriflerden birkaçı şöyledir: (Allah’tan
başka ilah olmadığına ve benim de, Onun kulu ve resulü olduğuma şehadet eden, Cennete girer.) [Deylemi] (Beni duyup
da iman etmeyen Yahudi ve Hıristiyan elbette Cehenneme girecektir.) [Hakim] (Cennete
sadece Müslüman olan girer.) [Buhari, Müslim] Resulullah efendimiz, imanı şöyle tarif etmiştir: (İman; Allah’a,
meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe, ölüme, öldükten
sonra dirilmeye, Cennete, Cehenneme, hesaba, mizana, kadere, hayrın
ve şerrin Allah’tan olduğuna inanmaktır.) [Nesai] Amentüdeki bu altı esastan birini inkâr eden kâfir olur. Sadece
Allah’a inandım ve la ilahe illallah demek kâfi değildir. Hıristiyan
ve Yahudiler, bizim peygamberimiz dahil bütün peygamberlere inanmadıkça
kâfirlikten kurtulamazlar. Ehl-i kitapla iman birliğimiz yoktur. Amentüdeki altı esasa
inanmayanlarla iman birliği olur mu? Ehl-i kitap, bütün peygamberlere
[mesela bizim peygamberimize] inanıyor mu ve bütün kitaplara [mesela
Kur’an-ı kerime] inanıyor mu? Onların Allah’a inançları bile farklıdır.
Hıristiyanlar teslise [üç tanrıya] inanırlar, Hz. İsa’ya Allah’ın oğlu
derler. Böyle iman birliği mi olur? Cennete girmek için Müslüman olmak, yani Amentüdeki altı esasa inanmak şarttır. Ehl-i kitap, misyonerlerin istemesiyle Cennete, bizim istememizle Cehenneme girmez. Müslüman olmadıkları için Cehenneme girer. Mülkün sahibi Allahü teâlâdır. Cennetine girmek için Müslüman olma şartını koymuştur. Müslüman olsunlar, onlar da girsin. Peygamber efendimizin
yetkileri (Bir kimse
suç işleyince, savcının isteği üzerine getirilip hakim tarafından ceza
verilir ve hapse atılır. Hapse atanlar polis veya jandarmadır. Ama bunu
savcının emri ile yapmaktadır. Hücreye konmuşsa gardiyan koymuştur.
Şimdi gardiyana, jandarmaya veya polise, siz kim oluyorsunuz da beni
hapse attınız diyemeyiz. Onlar savcının emrini uyguluyorlar. Savcı da
kim oluyor denemez. O da kanun adına bunu yapıyor. Şu halde yetki kanundan
geliyor. Ama bu yetki, polis ile, savcı ile, kullanılıyor. Polise, savcıya
karşı gelen kanuna karşı gelmiş olur. Farz ve haram Allah’ın emri ile
olur. Allah, bu yetkiyi Resulüne de vermiştir) ifadesindeki benzetme
için, “bunlar, adaletin sağlanmasında devletin ortaklarıdır, peygamberin
haram etme yetkisine sahip olması ve müctehidin ictihad etme yetkisinin
bulunması Allah’a ortak anlamına gelir” deniyor. Bu yanlış değil midir? CEVAP Hem de ne yanlış.
Cahilce bir benzetme. Savcı, hakim, polis devletin ortakları değildir.
Devlete hizmet eden görevlilerdir. Bütün devlet memurları da böyledir.
Bir savcı veya bir hakim suç işlese, o da cezalandırılır. Allahü teâlânın
gönderdiği kanunlar da, elbette peygamberler, halifeler, kadılar ve
müctehid âlimler tarafından tatbik edilir. Bunların görevlerini Allah
ile ortak olmaları anlamına getirmek, dinimize ve Resulullah efendimize
olan düşmanlıktan ileri gelmektedir. Hâşâ (Peygamber postacıdır, o sadece Kur’anı getirip
bırakmıştır, başka görevi yoktur) iddiası, peygamberim diyen zındık Reşat Halife ile onun yolunda gidenlerin
sözüdür. Bir Müslüman böyle bir şey söyleyemez. Resule itaat ne demektir? (Resule itaat, Allah’a itaat demektir) mealindeki âyetler için, “Peygamberin bize getirdiği Kur’ana itaattir, yoksa onun kendisine itaat değildir, Peygamberin tanrısal niteliği yok, ona niye itaat edilsin. Buradaki itaat getirdiklerine itaat demektir” diye tevil ediliyor. Bu tevil ile de peygambere postacı denmek istenmiyor mu? CEVAP Hâşâ, Peygamber
efendimize tanrısal nitelik veren kimdir? Bu nasıl iftira öyle? Bu,
misyonerlerin maşası 19 cuların iftirasıdır.
Nitekim, Reşat Halife’ye peygamber diyen 19
cu bir kâfir, aynı iddiada bulununca, Sadreddin
Hoca demişti ki: (Eğer, Allah’a
itaat, Allah’ın âyetlerine itaat, Resule itaat de, onun Allah’tan getirdiği
âyetlere itaat ise, hâşâ o zaman âyetin anlamı, Allah’ın âyetlerine ve Allah’ın âyetlerine itaat edin demek olur ki, çok abestir. Hâşâ Allah abes
iş yapmaz.) Hâşâ onların
dediği gibi olsa idi, Allah niye bu işe Resulünü defalarca karıştırsın
ki? “Allah’a itaat edin” veya “Allah’ın gönderdiği Kur’ana itaat edin”
der, Resulüne de itaat ifadesini hiç kullanmazdı. Ahzab suresinin, (Allah
ve Resulü, bir işte hüküm verince…) mealindeki
36. âyet-i kerimesi de böyledir. Resulüne yetki vermeseydi, Resulünü
hiç söylemezdi. Resulü bir şeye haram veya helal demişse, vahyin yetkisine
dayanmaktadır. Köpeği, aslanı, ayıyı haram etmesi, namazın rekatlarını,
namazı bozanları, orucu bozanları, zekat nisabını ve buna benzer çok
şeyi bu yetkiye dayanarak bildirmektedir. Üç âyet-i kerime meali: (O, kendiliğinden konuşmaz. Onun [din ile ilgili]
her sözü vahy iledir.) [Necm
3-4] (Peygamberin verdiğini alın, yasak ettiğinden
sakının!) [Haşr 7] (İhtilafa düştükleri şeyi insanlara açıklaman için ve iman eden bir kavme de hidayet ve rahmet olsun diye bu kitabı sana indirdik.) [Nahl 64] |
Anasayfaya dön | Konulara dön |
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri |