Gafletten kurtulmak nasıl olur Gaflet nedir? Gafletten
kurtulmak nasıl olur? CEVAP
Dini kelimelerin sözlük manasına değil, ıstılah manasına bakmak gerekir. Gaflet, Allahü teâlâyı unutmak demektir. Her ne şekilde olursa olsun, Allahü teâlâyı hatırlamak ise gafletten kurtulmak olur. Dinin emirlerini gözeterek yapılan bütün işler, alış verişler, yiyip içmeler, gafletten kurtulmak ve Allahü teâlâyı hatırlamak demektir. Evine, camiye rastgele
sağ ayakla giren kimse, gafletle girdiği için sevap alamaz. Sünnet olduğunu
düşünerek sağ ayakla girerse sevap alır. Bunun için gafleti yenmeye
çalışmalıdır! Kur'an-ı kerimde (Gafillerden
olma) buyuruluyor. (Araf 205) Hadis-i şeriflerde de
buyuruldu ki: (Gaflet üzere uyuyan, Kıyamette öyle dirilir. O halde kendinizi
Allah’ı anarak uyumaya alıştırın!)
[Deylemi] (Gafiller arasında Allah’ı anan, kuru çalılar arasındaki yeşil
ağaç gibidir.) [Ebu Nuaym] (Gafil olduğu halde, gafletinden habersiz kimseye şaşılır.
Şu kişiye de şaşılır ki ölüm onun peşinde iken, o dünyanın peşinde koşar.
Rabbi kendinden hoşnut olup olmadığını bilmeden kahkaha ile gülene de
şaşılır.) [Ebu Nuaym] Gafletin sonu pişmanlıktır.
Gaflet, nimeti yok eder, hizmetleri engeller. Gaflet uykusunun sonu,
sonsuz pişmanlık olabilir. Salihlerden biri, hocasını rüyada görüp sual
eder: - Kıyamette en büyük
pişmanlık nedir? Hocası buyurur ki: - Gafletin neticesi
olan pişmanlık... Zünnun-i Mısri hazretlerini rüyada görüp
sual ederler: - Vefatından sonra sana
ne yaptılar? Allahü teâlâ bana buyurdu
ki: - Beni sevdiğini söylerdin; fakat benden gafil olurdun. Bu
ise yalancılıktır. Zünnun-i Mısri hazretlerine böyle denirse,
bizlere ne söylenmez? Yine rüyada görülen birçok kimse, dünyada gaflet
içinde yaşadığını söyler. Bunun için hadis-i şerifte (İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar) buyurulmaktadır. Ölmeden önce
uyanmak gerekir. İş işten geçtikten sonra uyanmak faydasızdır. Azrail aleyhisselamla
kardeş gibi görüşen Yakub aleyhisselam dedi ki: - Senden bir ricada
bulunacağım. Ecelim yaklaşınca bana önceden haber ver! - Sana iki-üç haberci
gönderirim. Bir müddet sonra Azrail
aleyhisselam yine gelir. Yakub aleyhisselam sual eder: - Ziyaretime mi geldin? - Hayır, canını almaya
geldim. - Nasıl olur, hani bana
iki-üç haberci gönderecektin? - Sana üç haberci gelmedi
mi? Saçların siyahken ağarmadı mı? Vücudun kuvvetli iken zayıflamadı
mı? Dimdik dururken şimdi belin bükülmedi mi? Haberci istiyorsak çoktur.
Her gün çeşitli sebeplerle ölenlere veya mezarlara bakmak kâfidir. Muhakkak olacak şeyi
oldu bilmek gerekir! Ölüm muhakkaktır. Azrail aleyhisselam geldiği zaman,
(Hazırım) diyebilmelidir. Şakik-i Belhi
hazretleri buyuruyor ki: (İnsanlar üç şey söylerler.
Fiilleriyle ona muhalefet ederler: 1- Biz kuluz derler,
fakat şef gibi yaşarlar. 2- Allah bizim
rızkımıza kefildir derler. Fakat kalblerini rızık kazanmakla meşgul
ederler. 3- Elbet biz de
öleceğiz derler. Fakat hiç ölmeyecekmiş gibi dünyaya sarılırlar.) Adamın biri çuvalı kaybeder,
arar bulamaz. Namaza durunca hatırlar. Kölesi adama, (Sen namaz kılmıyor,
çuval mı arıyordun?) der. Adam köleyi ikazından dolayı azat eder. Her
işi gafletten uzak yapmaya çalışmalıdır! Gafletten uzaklaşmak
İmam-ı Rabbani hazretleri
buyuruyor ki:
Bu zamanınız fırsattır.
Fırsat da, büyük nimettir. Sıhhat ile ve üzüntüsüz geçen vakitler, bulunmaz
ganimettir. Her saati Allahü teâlâyı zikretmek ile geçirmelidir. Resulullahın
bildirdiğine uygun olan her iş, hatta alış-veriş bile zikir olur. O
halde, her hareketin, her duruşun, Resulullahın bildirdiğine uygun olması
lazımdır. Böylece, hepsi zikir olur. Zikir demek, gafletten uzaklaşmak,
yani, Allahü teâlâyı hatırlamaktır. İnsan her hareketinde, her işinde,
Allahü teâlânın emrini ve yasağını gözetince, emir ve yasakların sahibini
unutmaktan kurtulur ve daima zikretmiş olur. Hadis-i şerifte de buyuruldu
ki:
(Yemeği Allah’ın zikri ile [İbadet ederek ve Allah yolunda çalışarak]
eritin. Yer yemez yatmayın; kalbiniz
katılaşır.)
[Ebu Nuaym]
|
Anasayfaya dön | Konulara dön |
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri |