Şeytan daha çok hangi yolla insanı kandırmaya çalışır? CEVAP Şeytan çeşitli yollarla vesvese vermeye çalışır. Hikmet ehli bir zat diyor ki: Şeytanın, bilhassa şu on yolla vesvese verdiğini görüp, ona göre tedbir aldım: 1- Tul-i
emel Zevk ve safa sürmek için çok yaşamayı istemektir. Nerede, ne
zaman öleceğimi bilmiyorum. Aniden de ölebilirim diyerek, şu âyet-i
kerimeyi hatırladım: (Hiç kimse,
nerede öleceğini bilmez.) [Lokman 34] Sonra şu hadis-i şerifi de düşündüm: (Cenneti
isteyen, uzun emelli olmasın, dünya işi, ona ölümü unutturmasın!) [İ. Ebiddünya]
Böylece şeytanın verdiği vesveseden kurtuldum. 2- Nefse
uymak Her nimetin çetin bir hesabının olduğunu ve aşağıdaki âyet-i
kerimeleri düşünüp, nefsime uymadım: (Onları bırak;
yesinler, eğlensinler ve boş ümit onları oyalaya dursun. [Kötü neticeyi]
yakında görecekler!) [Hicr
3] (Nefslerinin
arzularını ilah edinenleri görmedin mi?) [Casiye 23] 3- Ucb Yaptığı iyi işler sebebiyle kendini beğenmektir. İnsan, kendini
beğenince, kendini başkalarından üstün görebilir. Bu üstün görme işi
de kibirdir. Ucubdan kibir doğar. Kibir, kendini başkasından üstün göstermek,
ucub ise, kendini başkasından üstün bilmektir. Hiç kimsenin
bulunmadığı yerde insan ucub sahibi olabilir,
fakat kibirli olamaz. Çünkü insan, kimse olmasa da kendini ve işini
beğenebilir. Fakat kimse olmadığı için kendini büyük gösteremez, kibirlenemez.
Ucbeden, kendini herkesten üstün bilir,
günahlarını hatırlamaz. İbadetine şükretmez. Şükre ihtiyaç olmadığını
zanneder. Allahü teâlânın kendine ihsan ettiği ibadet etme nimetini
kendinden bilir, kabiliyeti ile övünür. İlmi ile ucbeder, yani ilmini beğenir,
kimseye bir şey sormaz, nasihat dinlemez. Hadis-i şerifte buyuruldu
ki: (Üç şey felakete
götürür: Cimrilik, nefse uymak, ucbetmek.) [Beyheki]
Ucbun zıddı minnet'tir. Minnet, nimete,
kendi çalışmasıyla kavuşmadığını, Allahü teâlânın lütfu ve ihsanı olduğunu
düşünmektir. Böyle düşünmek ucb tehlikesi olduğu zaman farz olur. Şu
âyet-i kerimeyi hatırladım: (Onlardan
kimi bedbaht, kimi mesuttur.) [Hud 105] Ve mesut olacağımı bilmediğime göre niye ucbedeyim
dedim ve ucubdan kurtuldum. 4- Kibir (Kalbinde
zerre kadar kibir olan, Cennete giremez) hadis-i şerifi ile aşağıdaki âyet-i
kerimeleri düşünerek kibretmekten sakındım.
(Allah, kibredenleri sevmez.) [Nahl 23] (Allah katında
en keremliniz, en çok takvâ ehli olanınızdır.) [Hucurat 13] Aşağıdaki hadis-i şerifi de düşünerek tevazu sahibi olmaya
çalıştım: (Allahü teâlâ,
tevazu üzere olmamı emreyledi. Hiç kimseye
kibirlenmeyin!) [E.Davud] 5- Müslümanlara
saygısızlık Şu âyet-i kerimeyi hatırladım ve müslümanlara hürmet ettim: (Asıl şeref,
ancak Allah’ın, Peygamberinin ve müminlerindir.) [Münafikun 8] 6- Hased Aşağıdaki âyet-i kerimeyi düşünerek kimsenin malına göz dikmedim:
(Biz, onların
dünya hayatındaki maişetlerini aralarında taksim ettik.) [Zuhruf
32] 7- Riya Aşağıdaki âyet-i kerimeyi düşünüp ihlasa sarılıp riyadan kurtuldum: (Rabbine
kavuşmayı dileyen, salih amel işlesin. İbadette O'na hiçbir şeyi ortak
koşmasın.) [Kehf 110] 8- Cimrilik 9- Tamah 10- Hırs Tamah, mal toplama, biriktirme hırsıdır. Cimrilik ise, harcanması
gereken yerde para harcamaktan kaçınmaktır. Önce şu hadis-i şerifi düşündüm:
(Cömertlik
iman sağlamlığından ileri gelir. İmanı sağlam olan Cehenneme girmez.
Cimrilik, [imandaki]
şüpheden ileri gelir, böyle kimse
de Cennete giremez.) [Deylemi] Sonra şu âyet-i kerimeleri düşünüp Allah’a güvendim ve insanlardan
ümidimi kestim: (Sizin yanınızdakiler
tükenir. Allah katındakiler bakidir.) [Nahl 96]
(Kim Allah’tan
korkarsa, Allah ona bir çıkış yolu ihsan eder. Ummadığı yerden rızkını
verir.) [Talak 2-3] (Her canlının
rızkı Allah’ın üzerinedir.) [Hud 6] Şeytanın sevdikleri ve sevmedikleri kimseler Allahü
teâlâ, iblise, Resulullaha giderek, soracağı bütün suallere doğru cevap
vermesini emretti. İblis gelince, Resulullah efendimiz buyurdu ki: - Sen kimsin? -
Ben iblisim. - Niçin geldin? -
Allahü teâlâ gönderdi ve soracaklarına doğru cevap vermemi emretti. - O halde, sevmediğin ve düşman
olduğun kimseleri söyle! -
Dünyada en sevmediğim kimseler, âdil sultanlar, tevazu sahibi zenginler,
halinden şikayetçi olmayan fakirler, doğru sözlü tüccarlar, ihlas sahibi
ve ilmi ile amel eden âlimler, din-i islamı yaymaya çalışan mücahidler,
emr-i maruf ve nehy-i münker yapanlar, insanlara karşı merhametli olanlar,
tevbe-i nasuh ile tevbe edenler, haramdan
kaçınanlar, daima abdestli bulunanlar, daima hayır ve hasenatta bulunan
cömertler, haya ve edep sahibi güzel huylu olan ve insanlara faydalı
olan müslümanlar, Kur'an-ı kerimi tecvide uygun olarak okuyan hafızlar,
namazı vaktinde kılanlar ve herkes uyurken namaz kılan kimselerdir. - Dünyada sevdiğin, dost olduğun
kimseleri söyle! -
Zalim idareciler, kibirli zenginler, hain tüccarlar, içki içenler, kötü
yerlerde teganni eden, şarkı söyleyen, fuhuş yapanlar, yetim malı yiyenler,
cimriler, namaza önem vermeyen ve geç kılanlar, tul-i emele [uzun dünya
arzularına] sahip olanlar, hemen öfkelenip öfkesini yenemeyen kimseler
benim dostum, sevdiğim kimselerdir. Hadis-i şerifte buyuruldu
ki: İblis yeryüzüne indiği zaman
Allahü teâlâya sordu: -
Ya Rab, beni kovdun ve yere indirdin. Benim evim yok. - Meskenin hamamlardır. -
Toplantı yerlerim neresidir? - Sokak, çarşı ve pazarlar. -
Yemeğim nedir? - Besmelesiz yenilenler. -
İçeceğim nedir? - Alkollü içkiler. -
Tellallarım kimlerdir? - Her çalgı senin tellalındır. -
Neler okuyacağım? - Uygunsuz şiirler. -
Kitabım nedir? - Dağlamak. -
Benim hadislerim nedir? - Yalan, senin hadislerindir. -
Av aleti ve tuzağım nedir? - Kötü kadınlar. (İhya) |
Anasayfaya dön | Konulara dön |
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri |