Hatada ısrar helak olmaya sebeptir
* Allahü teâlâ müminin hastalığını ona kefaret yapar ve günahlarının
affına sebep olur. Fasıkın hastalığı ise,
sahibi tarafından bağlanan devenin hâli gibidir. Daha sonra salındığında
niçin bağlandığını ve neden salındığını bilmez. * Büyüklerin nasihat ve tavsiyelerine uyarsan, henüz erişemediğin
ve mutlak surette sana ulaşacak olan ölümden sevimli bir şey senin için
olamaz. Eğer uymazsan da gaybda olan ölümden daha çok buğz
ettiğin bir şey olmaz. Halbuki onu önlemeye gücün yetmez. * Size her işte, her durumda Allahü teâlâdan korkmanızı
nasihat ederim. Hoşunuza giden işler kadar, size zor gelen durumlarda
da hakikate sarılın. Şunu bilin ki, doğru söz dışında hiçbir kelâm hayır
ve yarar getirmez. Yalan söyleyen, yaradılış hikmetini saptırmış, bunu
yapan ise, helak olmuştur. Ey insanlar! Büyüklenmekten sakının. Topraktan
yaratılıp, yine toprağa dönecek olan bir varlığın kibirlenmesi de, ne
demek oluyor? Bugün var, yarın yok olan bir varlığın kendini beğenmesi
ne kadar anlamsızdır!.. Kendinizi iyi tanıyın, sadece
kendi noksanlarınızla meşgul olun. Yardım istenilecek tek kudret sahibi
Allahü teâlâdır. Onun dışında hiçbir güç ne yapabilir, ne bozabilir. * Şunlarla beraber bulunmaktan sakın: 1- Yalancıdan. 2- Cimriden.
3- Ahmaktan. Çünkü en çok işine yarayacağı zaman, seni bırakır. 4- Fasıktan
yani günah işlemekten utanmayandan! * Bir hata işlediğiniz zaman istiğfar edin, hatada ısrar helak
olmaya sebeptir. Bir kimse geçim darlığı çekiyorsa istiğfara devam etsin.
Mihnete şükretmeyen, nimete şükretmez. * Sadaka vererek rızkınızı çoğaltın. Zekat vererek mallarınızı
koruyun. Tasarrufa riayet eden sıkıntı çekmez. Tedbirli, düzenli yaşamak,
geçimin yarısıdır. İnsanlarla iyi geçinmek, aklın yarısıdır. Musibet
zamanında dizini döven, sevabından mahrum olur. * Şu dört şeyin azı da çoktur: Ateş, düşman, fakirlik, hastalık. * Şu üç şey Müslümana şeref verir: Kendisine zulmedeni affetmek,
bir şey vermeyene iyilikte bulunmak ve kendisini aramayanı, arayıp sormak. * Ey insanlar, Allah’tan af ve afiyet isteyiniz. Çünkü
mümine, İslam’dan sonra af ve afiyetten daha hayırlı bir şey verilmemiştir. * Bilmiş ol ki, sabah namazını kılan kimse, Allah’ın himayesindedir.
Allah’ın hakkını küçümseme, zira yüzüstü seni Cehenneme atar. * Hak ağırdır. Ağır olduğu kadar da acıdır. Ve aynı zamanda
faydalıdır. Bâtıl ise hafif ve aynı zamanda belalı ve zararlıdır. * Allahü teâlânın dostlarının anıldığı yere rahmeti ilahi nâzil olur. Yani, oradakilere Allahü teâlâ merhamet eder, günahı olanları affeder. Günahı olmayanları da kendisine yaklaştırır. Allahü teâlâya yaklaşmak demek; Onun sevgisini kazanmak demektir. * Müminin ölüm zamanında alnının terlemesi, gözleri yaşarıp,
burun deliklerinin kabarması, Allahü teâlânın rahmetine nail olduğunun
alametidir. Ölülere dua ve istiğfar etmekle ve onlar için sadaka vermekle,
imdatlarına yetişmek lazımdır. |
Anasayfaya dön | Konulara dön |
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri |