Kanaat etmek
Kanaat edilmesi söyleniyor. Kanaat ne demektir? CEVAP Kanaat, çalışmayıp tesadüfen önüne çıkanı kullanmak, başka bir şey aramamak demek değildir. Kanaat, bileğin emeği, alın teri karşılığı kazanılana razı olmak, başkasının kazancına göz dikmemek demektir. Başkasının daha çok kazandığını görünce, onu kıskanmamak, onun gibi çok çalışmak demektir.
Kanaat demek, ihtiyacından fazla kalan kazancını bir yere yığmayıp, İslamiyet’in emrettiği hayırlı yerlere vermek; fakirlere, kimsesizlere, hastalara; cihad edenlere yardım etmek demektir. Kanaat, böylece iyi ahlakın kaynağı olduğu gibi, insana
mahrumiyetler içinde kaldığı zaman saadet temin eden sarsılmaz bir kala
gibidir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Kanaat eden,
en çok şükredenlerden sayılır.) [İbni Mace] (Kıyamette
“Şükredenler gelsin!” diye seslenilir. Onlar bir bayrak altında Cennete
girer. Bunlar, darlık ve genişlikte, her hâl-ü kârda Allah’a şükredenlerdir.)
[İ.Gazali]
Çalışmak ibadettirKimseye muhtaç olmamak için çalışmak çok kıymetlidir.
Peygamber efendimiz, Hz. Muaz ile müsafeha edince buyurdu ki: - Ya Muaz, ellerin nasırlaşmış. - Evet ya Resulallah, kazma elimde toprakla meşgul oluyor
ve bu sayede çoluk çocuğumun nafakasını kazanıyorum. Fahr-i kainat efendimiz, Hz. Muazı öpüp buyurdu ki: - Bu eli
Cehennem yakmaz. (Tibyan)
Yine bir gün bir genç, sabah erkenden işine gidiyordu.
Eshab-ı kiramdan bazıları, bunu uygun görmediler. Orada bulunan Peygamber
efendimiz buyurdu ki: (Öyle söylemeyiniz!
Eğer kimseye muhtaç olmamak, ana babasını ve aile efradını muhtaç etmemek
için işine gidiyorsa, her adımı ibadettir. Eğer kazanacağı para ile
öğünmek, keyf sürmek niyetinde ise, şeytanla beraberdir.) [Taberani]
Görüldüğü gibi bir müslümanın iyi niyetle çalışması
ibadettir. Fakat kâfirin ve her haramı işleyen kimsenin çalışması ibadet
olmaz. (Namaza ne lüzum var,
çalışmak da ibadettir) demek çok yanlıştır. Böyle söyleyen kâfir
olur. Namaz kılan, haramlardan kaçan kimsenin iyi niyetle çalışması
ibadettir. (K. Saadet)
Bazıları İslamiyet’i bir lokma, bir hırka sözü ile kanaat
etmekle suçlamaktadır. Böylece dinin çalışmaya mani olduğunu söylüyorlar. CEVAP
Evet din, kadere inanmak ve kanaat etmektir. Fakat kader,
çalışmamak, fazla istememek değildir. Kader, insanların ne yapacağını,
Allahü teâlânın önceden bilmesi demektir. Allahü teâlâ, çalışmayı emrediyor.
Kur'an-ı kerimde buyuruluyor ki: (Cihad edenler,
çalışanlar, uğraşanlar, oturduğu yerde ibadet edip cihad etmeyenlerden
daha üstündürler, daha kıymetlidirler.) [Nisa 94]
Hadis-i şeriflerde de buyuruldu ki: (Çalışıp
kazananları Allahü teâlâ sever.) [Beyheki] (İki gün
bir derecede bulunan, ilerlemeyen aldandı.) [Beyheki] (İşlerinizi
yarına bırakmayınız. Sonra yok olursunuz.) [İ. Gazali] (Yabancı
dil öğrenin. Düşmanın şerrinden böylece kurtulursunuz!) [Faideli
Bilgiler]
Müslümanlık, çalışıp kazanmayı emrediyor. Kanaat demek,
bir hırkaya razı olup tembel oturmak demek değildir. Müslümanlar, asla
böyle değildir. Kanaat demek, kendi kazandığına razı olup, başkasının
kazancına göz dikmemek demektir.
Kanaat, sinir hastalıklarını önleyen, geçimsizliği,
düşmanlığı gideren, cemiyetlerin düzenlerini sağlayan bir faktördür. Kanaat, İslamiyet’in dünyaya yayılmasını,
ilim ve fen abideleri kurmayı sağlamıştır. (Çalışan kazanır) ve (Herkes
yaptığını bulur) meal-i âlisinden olan âyet-i kerimeler ile (Allahü teâlâ çalışıp kazananları sever) ve
Münavideki (Allahü teâlâ çalışmayan gençleri elbette sevmez) gibi, nice hadis-i
şerifler, çalışıp ilerlemeyi mi, yoksa uyuşukluğu mu emrediyor?
Müslümanların kurduğu Emevi, Abbasi, Gaznevi, Hind Timurları
ve Endülüs ve Osmanlı medeniyetleri, çalışkanlığı mı, yoksa uyuşukluğu
mu gösteriyor?
Bir dervişin, bir lokma, bir hırka sözü, Kur'an-ı kerimin
ve hadis-i şeriflerin emirlerini değiştirebilir mi? |
Anasayfaya dön | Konulara dön |
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri |