Fıkıh Köşesi

RUHSAT VE AZİMET İLE AMEL

Soru: "Bir sohbette, 'Bazı hallerde ruhsatla amel etmek, azimetle amel etmekten daha hayırlıdır' iddiası ortaya atıldı. Bazı tarikat ehli kardeşlerimiz, 'Azimetle amel, muttaki olan kimselerin; ruhsatla amel ise avamın işidir' diyerek, bu iddiayı reddettiler. (...) Azimet nedir? Ruhsatla amel, ferdin durumuna göre değişir mi?"

CEVAP: Önce azimet ve ruhsat kavramları üzerinde kısaca duralım. Bilindiği gibi; Allahu Teala (cc)'nın tekliflerini, usul ve kaidesine göre eda etmeye azimet denilir. İmam-ı Serahsi, "Azimet; şeriat ahkamında, kulların özürlerine mebni olmaksızın başlangıçta meşru kılınan hükümlerdir"(1) şeklinde tarif etmiştir. Semavi veya mükteseb bir ehliyet arızası söz konusu olur ve Resul-i Ekrem (sav)'in sünnetinde hafifletici bir hüküm bulunursa, ruhsat gündeme girer.(2) İbn-i Abidin, "Reddü'l Muhtar" isimli eserinde, "Ruhsat; kulların özürlerine binaen meşru olan şeydir. Mukabili azimettir. Azimet; kulların özürlerini itibara almadan meşru olan şeydir. Ruhsat ile azimetin tarifinde essah olan kavil budur. Bunu 'Bahır' sahibi söylemiştir. Ruhsat iki nevidir: Ruhsat-ı İskat ve Ruhsat-ı Terfih"(3) diyerek, meseleyi izah etmiştir. Ruhsat-ı İskat; azimet ile amel etmeyi ortadan kaldıran bir özürdür. Ruhsat-ı Terfih'te ise, durum farklıdır. Ruhsatın sebebi mevcut olduğu halde mükellef, ruhsat veya azimetle amel edebilir. Meselenin özü budur. Birbirimize dua edelim.

(1) İmam-ı Serahsi- Temhidu'l Füsul fi İlmi'l Usul- Beyrut: 1393, C: 1, Sh: 117.
(2) İmam-ı Şafii- Er Risale- Kahire: 1979 (2. Bsm), Sh: 545, Madde: 1608.
(3) İbn-i Abidin- Reddü'l Muhtar Ale'd Dürri'l Muhtar- İst: 1982, C: 1, Sh: 419

Günün Sözü

"Resûlüllah (s.a.v.) Efendimiz’e: ‘Hangi duâ daha makbuldür?’ diye sorulduğunda: “Gecenin ikinci yarısı ile farz namazların arkasından yapılan duâlar” buyurdular. (Hadîs-i Şerif—Tirmizî)"
Telif Hakkı © 2024 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.