Emanet ve Ehliyet

IMAMET" ILE ILGILI DIGER MESELELER

498 Simdi "Mezheb farki cemaat olmaya mani midir?" sualine cevab ariyalim. Mesela: Amelde Safii mezhebini taklid eden bir imama, Hanefi mezhebiyle amel eden bir mü'min iktida edebilir mi? Feteva-i Hindiyye'de: "Safii mezhebinden olan bir imama uymak muhakkak ki sahihtir. Ancak arkasinda Hanefi mezhebini taklid eden kimselerin de namaz kilmasi muhtemel olan Safii Imam; ihtilâfli hususlara riayet etmelidir. Mesela: Bir yerinden kan çikinca abdest almali, kible istikametinden fazla dönmemeli ve bunlar gibi ihtilafli hususlara dikkat etmelidir. Nihaye'de ve Kifaye'nin vitr babinda da böyle zikredilmistir"(238) denilmektedir. Ibn-i Abidin bu konudaki ihtilaflari zikrettikten sonra:"Kalbin meylettigi taraf sudur ki; farzlara riayetsizlik göstermedikçe muhalif mezhebin imamina uymakta kerahat yoktur. Çünkü sahabe ve tabiûn'dan muhtelif (Içtihad noktasinda farkli) olmasina ragmen, bir imamin arkasinda namaz kilmislardir"(239) hükmünü zikretmektedir. Dolayisiyla imamet görevine geçen kimse; farzlara riayet konusunda çok titiz olmak durumundadir.

 499 Resûl-i Ekrem (sav)'in: "Bir kimse cemaate imam olursa; cemaatte bulunanlarin en zayifinin (kilacagi sekilde) namazi kildiriversin. Zira o cemaatin içinde; hasta, yasli ve hacet sahibi olanlari bulunur" buyurdugu bilinmektedir. Dolayisiyla imâmet görevine geçen kimsenin namazi fazla uzatmasi mekruhtur.(240) Ancak sünnete uymak durumundadir.

 500 Kadinlarin kendi cinsleriyle cemaat haline gelerek namaz kilmalari mekruhtur. Zira onlar için iki mahzurdan birisi sözkonusudur. Imamete geçen kadinin, safin ortasinda durmasi esastir. Imam-i Merginani: "Hz. Aise (r.anha) validemizin, nehyedilmeden önce yani ilk dönemlerde kadinlara cemaatle namaz kildirirken safin ortasinda durdugunu kaydetmektedir.(241) Ikinci durum ise; kadinin cemaatin önüne geçmesidir ki, bu tesettür haline mugayyir olur, onda açilma vardir. Molla Hüsrev: "Genç kadinlarin (Bülûg ile otuz yas arasi) bes vakit farz namaz ile Cum'a namazi için; cemaate devam etmeleri mekruhtur. Çünkü bu fiilde fitne korkusu mevcuttur. Yasli olan kadinlarin da; ögle, ikindi ve Cum'a namazi için cemaate devam etmelerinde kerahat vardir. Zira fasik olan kimseler bu üç vakitte toplanirlar. Fasiklarin asiri sehvetlileri, bazen yasli kadinlari bile arzuya sevkeder. Sabah ile yatsi namazlarinda fasiklar uykudadirlar. Aksam namazi vaktinde ise yemek-içmekle mesgul olurlar"(242) hükmünü zikreder. Bahsin devaminda ise Kafi'den naklen "Günümüzde fesad zuhur ettiginden, namazlarin hepsi için kadinlarin cemaate devam etmemesine fetva verilir" denilmektedir. Hadd'lerin icra ve hükümlerin tenfiz olunamadigi toplumda ise durum daha da fecidir.

 501 Hanefi fûkahasi; Resûl-i Ekrem (sav)'in, Ibn-i Abbas (ra) ile cemaat halinde namaz kilarken, onu sag tarafina aldigini beyan ederek; "Imama uyan tek kisi, onun sag tarafina durur. Zahir rivayete göre; tek kisi imamin arkasina duramaz"(243) hükmünde ittifak etmistir!.. Ancak imama uyan tek kisi onun soluna veya arkasina durursa; sünnete aykiri bir is yapmis olacaklari için isabet etmis olurlar, fakat kildiklari namaz caiz olur. Imama uyan iki kisi olursa; sagina ve soluna durabilecekleri gibi, arkasina da durabilirler. Müftabih olan kavil budur.

 502 Bir kimse imama iktida eder, daha sonra da imamin abdestsiz oldugunu ögrenirse, namazini iade eder. Zira Resûl-i Ekrem (sav): "Bir kimse cemaate imam olup namaz kildirir, daha sonra da abdestsiz oldugunu veya cünüp olarak namaz kildirdigini hatirlarsa; hem kendisi namazini iade eder, hem de ona iktida edenler namazlarini iade ederler"(244) buyurmustur. Tabii bunun kasdi olmamasi esastir. Bir kimse abdestsiz veya cünüp iken namaz kildirmanin helal olduguna itikad ederse; kat'i olan nasslari yalanladigi için kafir olur. Zahir olan rivayet budur.

 503 Cemaat halinde namaz kilarken; erkekler imamete geçen kimsenin arkasinda namaza dururlar. Çünkü Resûl-i Ekrem (sav): "Benim hemen yakinima sizin ahlâk ve akil sahibleriniz (Namaza) dursunlar"(245) buyurmustur. Erkeklerin arkasinda çocuklar saf olur. Çocuklarin arkasinda hünsa (hem erkeklik, hem disilik uzvu bulunan) kimseler ve hünsa olanlarin arkasinda da kadinlar saf teskil ederler.(246)

 504 Ayakta namaz kilan kimse; oturarak namaz kilan kimseye uyabilir mi? Imam-i Muhammed (rha)'in kavline göre; ayakta durabilen kimsenin hali, oturan kimsenin halinden daha kuvvetli oldugu için "Kiyas'i" tercih ederek, bu caiz olmaz demistir. Ancak Imam-i Azam (rha) nass'i esas alarak, bu konuda kiyasa basvurmamistir. Nass sudur: "Resûl-i Ekrem (sav) son namazini oturarak, Sahabe-i Kiram ise onun arkasinda ayakta iken namazi edâ ettiler"(247) Dolayisiyla ayakta duran kimse; oturarak namaz kilan kimseye iktida edebilir. Müftabih olan kavil budur. Imâ ile namaz kilan kimse, tipki kendisi gibi imâ ile kilan kimseye iktida edebilir. Çünkü durumlari (Kuvvet noktasindan) müsavidir. Ancak oturarak imâ ile namaz kilan kimse, yattigi halde imâ ile namaz kilan kimseye iktida edemez.(248) Zira; oturarak imâ ile namaz kilan kimse, digerinden daha kuvvetlidir.