Emanet ve Ehliyet

GENEL BİR DEĞERLENDİRME

1375 Farzların terkedilmesi veya haramların işlenmesi sonucu ortaya çıkan bütün hadiseler ve hadiselere sebeb olan kimselere uygulanan cezalar; insanların can, mal, nesil, akıl ve din emniyetini sağlamak içindir. Had'lerin ikame edilmediği ve hükümlerinin uygulanmadığı toplumlarda; insanlar zaruri olan maslahatlarını kaybederler. İmameyn'in kavline göre; "Hududların tatbik edilmediği ve hükümlerin uygulanmadığı" siyasi coğrafyalara, "Darû'l Harp" denir.(272) Bir İslâm beldesi küffarın veya mürtedlerin istilasına uğrar uğramaz Darû'l Harp olmaz. Ancak o beldedeki, mü'minler kendi içlerinden harp emiri ve kadı seçmez (kendi aralarında) İslâmi hükümlere tabi olmazlarsa "Darû'l Harbe" geçiş tahakkuk eder.(273) İmam-ı Malik ve İmam-ı Ahmed (rha)'den gelen zahir rivayete göre, bir beldede hadler tatbik edilmez veya tatbik edebilme gücü kalmazsa, o belde "Darû'l Harp"tir.(274) İmam-ı Şafii (rha) indinde, bir belde Darû'l İslâm vasfını kazandıktan sonra, istilaya uğrasa dahi; orada yaşayan son müslüman ölünceye kadar "Darû'l Harp" olmaz. Çünkü müstevlilerle, mü'minler asla sulh imzalayamazlar. Dolayısıyla "cihad" devam ediyor demektir. Son müslüman şehid oluncaya kadar "Darû'l İslâm" vasfı devam eder.